In this study, the terms of penalty clause and liquidated damage have been examined in terms of construction contracts. Construction contracts are one of the most common types of work contracts. Especially with the continuous growth of the construction sector in the last decade, contractual relations in this area seem to be complicated. The greatest interest of the building owner in the construction contract is that the contractor will deliver the building to him in a timely fashion, in a timeless manner. In practice, however, it is fairly common for contractors to default on construction delivery. In order to prevent this situation and to take away the damages of the owner of the building, the contracts are provided with penal clause records or liquidated damages. However, there may be hesitations at the point where these records in the contracts are penal clause or liquidated damage compensation. Because the penalty clause is regulated in the Code of Obligations, it is not connected to any regulation in the liquidated damages. Since the conclusions of both concepts differ, they need to be distinguished from each other. First of all, in terms of clarity, construction contracts and the contractor's brief delivery are mentioned, followed by the concepts of criminal and contractual compensation and their characteristics.
Bu çalışmada inşaat sözleşmeleri açısından cezai şart ve götürü tazminat kavramları incelenmiştir. İnşaat sözleşmeleri, eser sözleşmelerinin en yaygın türlerinden biridir. Özellikle son on yılda inşaat sektörünün sürekli olarak büyümesiyle birlikte, bu alandaki sözleşme ilişkilerinin de karmaşıklaştığı görülmektedir. İnşaat sözleşmesinde yapı sahibinin en büyük menfaati, yüklenici tarafından inşaatın ayıpsız bir biçimde yapılarak zamanında kendisine teslim edilmesidir. Ancak uygulamada yüklenicilerin inşaatı teslim borcunda temerrüde düşmesi oldukça yaygındır. Bu durumun önüne geçmek ve yapı sahibinin zararlarını gidermek amacıyla sözleşmelerde cezai şart kayıtlarına veya götürü tazminata yer verilmektedir. Ancak sözleşmelerde yer alan bu kayıtların cezai şart mı yoksa götürü tazminat mı olduğu noktasında duraksama yaşanabilmektedir. Zira cezai şart kanunda düzenlenmiş, buna karşılık götürü tazminat kanunda herhangi bir düzenlemeye bağlanmamıştır. Her iki kavramın sonuçlarının farklılık arz etmesi sebebiyle birbirinden ayırt edilmesi gerekmektedir. Konunun anlaşılır olması açısından öncelikle inşaat sözleşmelerinden ve yüklenicinin eseri teslim borcundan kısaca bahsedilmiş, ardından cezai şart ve götürü tazminat kavramları ve bunların özellikleri üzerinde durulmuştur.
Subjects | Law in Context |
---|---|
Journal Section | PRIVATE LAW |
Authors | |
Publication Date | July 31, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 YBHD 2017/2 |