Bu çalışma, klasikleşmiş oyun metinlerinin devamı niteliğinde olan oyunları, okurların alımlama düzeyleri bağlamında incelemektedir. Tiyatro literatüründe yaygın olmayan devam oyunu kavramı, metinlerarasılıkla ilişkili bir yazma pratiği olarak ele alınmıştır. Klasik dramatik yapının kültleşmiş metinlerini, dramatik tamamlanmışlık anlayışını yıkacak biçimde yeniden kurgulayan devam oyunları, kendine özgü bir kurgulama mantığı içinde değerlendirilmiştir. Her okur, tamamlanmış bir metnin devamını kendi hayal gücüyle yaratmaktadır. Devam oyunları, hayal gücüne dayalı bu özgürlük alanını kasıtlı olarak manipüle etmekte ve yazarın kurgusu, okurun olası kurgusunun önüne geçmektedir. Başka bir metinden yola çıkılarak yazılan devam oyunlarında ilk oyuna ilişkin bilgiler, okur alımlamasını doğrudan etkilemektedir. Devam oyunlarının alımlanma farklılıklarına odaklanan bu çalışmada, okurların ilk metni bilme düzeylerine göre bir okur sınıflandırması yapılmış ve ilk metni bilen okur, yarı-bilen okur ve bilmeyen okur olmak üzere üç okur grubu belirlenmiştir. Belirlenen bu okur gruplarının devam oyunlarını alımlama biçimleri, örnek olarak seçilen üç oyun üzerinden incelenmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden metin analizi ile yapılan bu çalışmanın örneklem alanı için, Anton Çehov’un Martı oyunun devamı olan Matei Visniec’in Nina metni; William Shakespeare’in Romeo ve Juliet oyunun devamı olan Ephraim Kishon’un Tarla Kuşuydu Juliet metni ve Henrik Ibsen’in Nora: Bir Bebek Evi oyunun devamı olan Lucas Hnath’ın Nora 2 metni seçilmiştir.
This study examines the plays, which are the sequels of the classic texts, in the context of the reception levels of the readers. The concept of sequel, which is not common in the literature of theatre, has been handled as a writing practice related to intertextuality. The sequels, which reconstruct the cult texts of the classical dramatic structure in a way that destroys the understanding of dramatic completeness, are considered as a unique fiction. Each reader creates a sequel of a completed text with his own imagination. Sequels deliberately manipulate this imaginative space of freedom, and the author's fiction precedence over the reader's. In sequels written based on another text, knowledge of the first play directly affects reader reception. In this study, which focuses on the differences in the reception of sequels, a reader classification was made according to the readers' level of knowledge of the first text and three reader groups were identified: readers who know the first text, readers who semi-know the first text and readers who do not know the first text. The reception of the sequels of these determined reader groups was examined through three selected plays as examples. Matei Visniec's Nina, which is the sequel of Anton Chekhov's The Seagull; Ephraim Kishon's Oh, Oh, Juliet; the sequel of William Shakespeare's Romeo and Juliet, and the Lucas Hnath's A Doll’s House Part 2, the sequel of Henrik Ibsen's Nora: A Doll's House were selected for the sampling area of this study conducted with text analysis as one of the qualitative research methods.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleler |
Authors | |
Publication Date | January 27, 2023 |
Submission Date | July 28, 2022 |
Acceptance Date | September 23, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 29 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.