With the increase of population living in cities, it has become important to protect environmental values, improve quality of urban service and enable life quality. In this sense, the concept of sustainable urban development and developing city plans compatible with this aim is one of the matters in the literature of urbanization. Cities which create the aim of sustainable urbanization are settlements where the environment are polluted at the least level, resources are used efficiently and productively, where the field is used vertically not horizontally, urban mobility is minimized, spatial designs which have habitable quality are created in human scale. In this fame, compact city model is regarded as the urbanization model which would ideally provide sustainable urban development. The main aim in compact city models is to redesign cities in more restricted areas that would enable more intensive residential places, multiple field usages and less energy consumption. In this model it is aimed to restrict harmful effects of city and minimize negative external effects. However the process of horizontal expansion which is experienced in big cities reveals the necessity of using different models which complete each other and the fact that compact city model will not be efficient alone for enabling sustainable urban development.
Günümüzde kentlerde yaşayan kişilerin sayısının artmasıyla çevresel değerlerin korunması, kentsel hizmet kalitesinin arttırılması ve yaşam kalitesinin sağlanabilmesi önem arz etmektedir. Bu noktada sürdürülebilir kentleşme kavramı ve bu hedefe uygun kent planlarının geliştirilmesi, kentleşme literatüründe tartışılan konulardan birisidir. Sürdürülebilir kentleşme hedefini oluşturan kentler; çevrenin en az düzeyde kirletildiği, kaynakların etkin ve verimli kullanıldığı, arazinin yatay değil dikey olarak kullanıldığı, kentsel hareketliliğin aza indirildiği, insan ölçeğinde ve yaşanabilir niteliğe sahip mekânsal tasarımların gerçekleştirildiği yerleşimlerdir. Bu bağlamda sürdürülebilir kentsel gelişmenin ideal olarak sağlanacağı kentleşme modeli olarak kompakt kent modeli ortaya çıkmaktadır. Kompakt kent modelinde kentlerin daha kısıtlı mekânlarda, daha yüksek yoğunluklu konut alanlarına, karışık arazi kullanımlarına ve az enerji tüketimine olanak verecek biçimde yeniden tasarlanması temel amaçtır. Bu modelde kentin zararlı etkilerini kısıtlı bir alanda tutup, olumsuz dışsal etkileri azaltmak hedeflenmektedir. Fakat büyük kentlerde tanık olunan yatay genişleme süreci; sürdürülebilir kentsel gelişimin gerçekleştirilmesinde kompakt kent modelinin, tek başına yeterli olamayacağını; birbirlerini tamamlayan farklı modellerin bir arada kullanılması gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | March 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 20 Issue: 1 |