Tüketim anlayışındaki değişimle birlikte, tüketicilerin markalardan beklentileri de dönüşmektedir. “İhtiyaç temelli” tüketimden, “anlam temelli” tüketime geçişle birlikte, artan sayıda tüketici markalardan sosyal sorunların çözümü konusunda duyarlı olmalarını sorumluluk almalarını beklemektedir. Markaların toplumsal sorunlara yönelik tutumları özellikle kriz dönemlerinde daha önemli hale gelmektedir. Covid-19 virüsü ortaya çıkışından kısa bir süre sonra, bütün dünyanın ortak sorunu haline gelmiştir. Salgının pek çok ülkede ekonomik, siyasi, toplumsal ve kültürel etkileri olmuştur. Bu dönemde markaların salgına yönelik tutumu ve izlediği iletişim stratejisi, markanın geleceği için büyük bir önem taşımaktadır. Makale kapsamında Türkiye’nin en değerli 10 markasının (Brandfinance, 2019) salgının ilk iki ayındaki Twitter paylaşımlarının incelenmesi amaçlanmaktadır. Nicel ve nitel içerik analizi yöntemiyle 10 markanın paylaştığı 510 tweet, belirlenen kategoriler çerçevesinde incelenmiştir. Sonuç olarak, markaların paylaşımlarının büyük oranda salgın ile bağlantılı olduğu görülmüştür. En çok beğeni alan kategoriler “sağlık çalışanlarına teşekkür”, “çalışanlarına teşekkür” ve “umut mesajı” içeren paylaşımlarken; en çok yorum alan paylaşımların “ücretsiz yapılan uygulamalar” ve “ekonomik destek” ile ilgili olduğu bulunmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: Salgın Hastalıklar Özel Sayısı |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.