Ziya Gökalp fikirleriyle Türk toplumuna milli birlik ve millet olma bilinci noktasında önemli katkılar sağlamış önemli Türk aydınlardan biridir. Osmanlı dönemi sonrası Türk resim sanatında, Batı toplumlarında olduğu gibi aydın kesimin, düşünce insanlarının eleştirel bakış açıları, sanata ivme kazandıran unsurlardan biri olmuştur. Eski çağlardan itibaren ürettiği sanatsal kompozisyonları, belirli bir nizam ve geleneğe sahip olan Türk sanatının, plastik sanat alanına geçişinde sorunlar olduğu muhakkaktır. Bu sorunların başında, Batılı anlamda resim sanatını öğrenmek için yurtdışına gönderilen ressamlarımızın, eğitim aldıkları atölyelerde dönemin sanat görüşü doğrultusunda eser üretmeleri ve bunun dışına çıkmamaları yer almaktadır. Resim sanatının temel ilkelerinin öğrenilmesi, belirli bir kalıbın benimsenmesi önemli bir unsur olsa da yurda dönüşten sonra aynı çizginin korunması, ilk başlarda ressamların Anadolu coğrafyası ve halkına yeterince ilgi göstermemesi, konu çeşitliliğini sınırlamıştır. Cumhuriyetle birlikte yurtta yaşayan yabancı eleştirmenlerce dikkat çekilen benlik unsurları, ressamların sorgulamaya başladığı halk kültürü ve sistemsel gelişmeler, öze dönüş serüvenini hareketlendirmiştir. Bu ortamda Ziya Gökalp’in eserleri, fikirleri ressamlara yol gösterici olmuş, önemli katkılar sağlamıştır. Bu makalede, Ziya Gökalp düşüncesinin Türk resim sanatı için ne denli öneme sahip olduğu vurgulanmış, milli kültür ve milli sanat üretme çabalarının nasıl karşılık bulduğu sorusunun cevabı aranmıştır.
Ziya Gökalp is one of the important Turkish intellectuals who made important contributions to Turkish society with his ideas at the point of national unity and national consciousness. In the Turkish art of painting after the Ottoman period, as in Western societies, the critical perspectives of intellectuals and people of thought have been one of the elements that gave impetus to art. It is certain that Turkish art, which has a certain order and tradition in the artistic compositions it has produced since ancient times, has problems in its transition to the field of plastic art. One of these problems is that our painters, who were sent abroad to learn the art of painting in the Western sense, produced works in line with the artistic view of the period in the workshops where they received training and did not go beyond this. Although learning the basic principles of the art of painting and adopting a certain pattern is an important element, the preservation of the same line after returning home, and the painters' lack of interest in Anatolian geography and people at first limited the variety of subjects. With the Republic, the elements of the self that were pointed out by foreign critics living in the country, the folk culture that painters began to question, and systemic developments stimulated the adventure of returning to the self. In this environment, Ziya Gökalp's works and ideas guided the painters and made important contributions. In this article, the importance of Ziya Gökalp's thought for Turkish painting is emphasized, and the question of how the efforts to produce national culture and national art were responded to is posed.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Görsel Sanatlar (Diğer) |
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 6 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 12 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 26 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: Ölümünün 100. Yıl Dönümünde Ziya Gökalp'ı Yeniden Anlamak |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.