Türkiye’deki eğitimin en önemli sorunlardan birisi öğrencilere bilişsel alanın üst basamaklarındaki davranışları kazandıramamaktır. Dolaysıyla eğitim onları hayata hazırlamak yerine belki de çoğunu hiç kullanmayacakları olgusal bilgileri kazandıran bir sürece dönüşmektedir. Eğitimdeki bu olumsuz tablonun çeşitli nedenleri vardır. Bu nedenlerin başında, öğrencilerin eleştirel okuma becerisine sahip olmamaları gelir. Okuma sırasında edilgin olma, yazıda anlatılanları tartışmasız kabul etme, okurken geçmiş deneyimlerden yeterice yararlanamama gibi okumayla ilgili davranışlar öğrenmenin niteliğini de olumsuz yönde etkilemektedir. Okunulan metnin üzerinde düşünme, doğruları ve yanlışları hakkında kafa yorma ve konuyu yorumlamayı içeren eleştirel okuma, bireye geçmişte kazandıkları bilgileri okuma süreci ile bütünleştirme fırsatı vermektedir. Böylece o yüzeysel öğrenme yerine derinlemesine bilgi edinmekte, anlatılanlara düşüncesini de katarak yeni anlamlar yaratmaktadır. Bu makalede, her iki alanın da özelliklerinden hareketle, eleştirel okuma ile bilişsel öğrenme arasındaki ilişki belirlenmeye çalışılmıştır. Ayrıca eleştirel okuma geliştirilmesi konusunda öneriler ortaya konulmuştur.
One of the most important problems of the education in Turkey is students’ not acquiring the behavior at the higher levels of cognitive domain. Therefore, education turns out be a process which makes students acquire factual knowledge that they will never use instead of preparing them for life. This negative face has various reasons. The first one is students’ not having critical reading skill. The behavior affects the quality of reading negatively, such as being passive during reading, accepting everything told in a reading text without discussing, not benefiting from background knowledge enough. The critical reading that includes thinking over a reading text, pondering rights and wrongs, and interpreting the subject provide an individual with an opportunity to integrate acquired knowledge with reading process. So the individual acquires knowledge deeply instead of superficial learning, and creates new meanings by adding his own ideas to the given knowledge. In this article it is determined to find out the relation between critical reading and cognitive learning, paying attention to both areas features. Moreover, suggestions in order for improving critical reading are put forward
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Sayı: 10 |