Bu yazıda öncelikle hukuk sisteminin kuruculuğunu erken ve modern dönemlerde üstlenen düşünürlerden hukukçu kimliği ortaya koyulmakta ve ikinci olarak modern dönemde hukukçu statüsünün gelişimine dair Max Weber’in “hukukçunun hukuku” ve Habermas’ın “hukuksallaşma ile rasyonelleşme” anlayışı açıklanmaktadır. Türk Hukuk sistemi Kıta Avrupası Hukuk sistemine tabi olduğu için özellikle bu sistemin temsilcisi düşünürler üzerinden mesele incelenmiştir. Böylece süregelen bir tartışma olarak “hukukçu statüsü”ne yalnız hukuk fakültesi mezunlarının sahip olması gerektiğine dair düşüncelerin, mantık dışı ve hukuk disiplinine aykırı olduğu ortaya koyulmaktadır. Bu bağlamda Weber’in teorisinde hukuk; ancak ve ancak ekonomi, bilim ve siyaset disiplinlerinin birbirlerinden beslenen ve hatta bağımlı olan nitelikleri ile mümkün olabileceği ve mahiyeti itibari ile hukukun asla bunlardan kopuk olamayacağı vurgulanmaktadır. Bu disiplinlerin hiçbirinin, diğerine önceliği söz konusu değildir. Bunun yanında Habermas’ın hukukun rasyonelleşme ile araçsallaştığı düşüncesinin gerekçeleri belirtilerek, modern hukukun sistemleşmedeki sorunu tespit ve ispat edilmektedir. Ayrıca bu yazıda modern hukukun taraflılığı ve otoriterleşmesinin “hukukçunun hukuku” bağlamındaki hukuk felsefesi ve sosyolojisi alanındaki tartışmalara dair örnekler verilmektedir. Son olarak çağımız hukuk sisteminin cezalandırıcı adalet sisteminden, onarıcı adalet sistemine evrilmek zorunda kalması ile bugün adalet sisteminde hizmet eden, diğer disiplinlerin uzmanları belirtilerek, hukuk yetkinliklerinin kabul edilmemesinin tutarlı bir yanının olmadığı ortaya konulmaktadır. Çağın olgusal gerçekliği yapay zekaların avukatlık ve yargıçlık mesleğini icra etmeye başlamaları ile adalet sistemine hizmet eden hukuk elemanlarının çok daha farklılaştığının, artık asla yadsınamaz bir gerçeklik olduğu netleştirilmektedir. Dolayısıyla hukuk mesleğine dair gelecek öngörüler, yasa ezberciliğine dayanan pozitivist hukuk eğitimi yerine; hukuk ve adaleti, felsefesi ve sosyolojisiyle, çağın gerekleriyle içselleştiren kişilerin hukukçu olarak tanımlanabileceğinin, kaçınılmaz bir zorunluluk olacağı açığa çıkarılmaktadır.
Hukukçu statüsü Hukuk Aristokrasisi Hukuk Felsefesi Hukuk Fakülteleri ve Hukuk Eğitimi Cezalandırıcı Adalet Onarıcı Adalet
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Mayıs 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 66 |