Amaç: Bu çalışmada Muğla ilinde otopsisi yapılan yangın ortamından çıkarılan olgularda ölüm nedeninin belirlenmesi açısından makroskobik, mikroskobik ve toksikolojik bulguların değerlendirilmesi yanı sıra vitalite bulgularına vurgu yapılması amaçlanmıştır.
Yöntem: 2013-2021 yılları arasındaki 9 yıllık periyotta yapılan tüm adli otopsiler içindeki yangın ortamından çıkarılan olgular retrospektif incelenmiştir.
Bulgular: Adli Tıp Muğla Şube Müdürlüğünde 2013-2021 yılları arasında yapılan toplam 3981 otopsinin 61’i (%1,5) yangın ortamından çıkarılan olgulardır. Yangın ortamı, olguların %83,6’sında (n:51) kapalı alan, 10 olguda (%16,4) açık alandır. Olguların %20’sinde karbonmonoksit saptanmamıştır. Olguların 31’inde (%50,8) vücut bütünlüğünün tam olduğu, 30’unda (%49,2) vücut bütünlüğünde eksiklik olduğu, vücut bütünlüğünde eksiklik olan olgularda kısmen/tamamen kömürleşme derecesinde yanma olduğu saptanmıştır. Olgularda mikroskopik olarak organlarda konjesyon ve ısı etkisine bağlı değişiklikler gibi nonspesifik bulgular dışında, %25-50 arasında değişen oranlarda histopatolojik bulgular saptanmıştır. Antemortem ya da postmortem yanık ayrımı açısından; olguların 39’unda %10’dan fazla COHb saptandığı, COHb düzeyi %10’dan az/saptanmayan 22 olgunun 9’unda koagülasyon nekrozu, mononükleer inflamatuar hücreler, subkutan yağ dokusu altında kanama, akciğerlerde dokusunda karbon partikülleri ve pigment yüklü histiositler gibi histopatolojik olarak destekleyici bulgular olduğu saptanmıştır. Geri kalan 13 olgunun, ikisinde orijin cinayet olup otopsilerinde makroskobik ve mikroskobik olarak vitalite bulgusu saptanmamıştır. Dört olguda yanmadan önce kendilerinde mevcut bazı hastalıkların ölüm sürecini hızlandırması; iki olguda eksojen alınmış olan yüksek doz etanol ve bazı ilaçların varlığı, iki olgunun yaşlı/çocuk olması; iki olgunun orman yangını sırasında açık havada yoğun alevlere maruz kalması, 3 olguda hastanede tedavi süreci ve uygun örnekte inceleme yapılamaması; iki olgunun trafik kazasında yanan araç içinde aynı zamanda künt travma bulgularının olması nedeniyle kişilerin COHb içeren havayı soluma fırsatının olmadığı ya da çok yüzeyel bir solunum yapabildiği, olay yeri inceleme bulguları ve adli tahkikatları çerçevesinde bu kişilerin yangın ortamında canlı bulunduğu değerlendirilmiştir.
Sonuç: Yangın ortamından çıkarılan olgularda mutlaka otopsi yapılmalı, ileri derecede yanmış olsalar da mutlaka histopatolojik ve toksikolojik incelemeler yapılmalı, yanma olayının kişi canlı iken mi yoksa öldükten sonra mı olduğunun ayrımı açısından vitalite bulguları dikkatli değerlendirilmeli ve yorumlanmalıdır. Ölenin kanında belirli bir düzeyin üzerinde karbonmonoksit tespiti, kişinin yangın yangın ortamında canlı bulunulduğunun değerli bir göstergesi olmakla birlikte kanda karboksihemoglobin tespit edilmemiş olması kişinin öldükten sonra yandığı anlamına gelmemektedir.
Makale içindeki bilgilerin herhangi bir kısım daha önce herhangi bir şekilde yayınlanmamıştır (kongre, sempozyum, medya haberi vb) veya değerlendirilmek üzere başkaca bir akademik dergiye gönderilmemiştir. Helsinki Bildirgesi kriterleri göz önünde bulundurulmuştur.
Ojective: In this study, it was aimed to evaluate the macroscopic, microscopic and toxicological findings, as well as to emphasize the vitality findings, in order to determine the cause of death in cases removed from the fire scene for autopsy in Muğla province.
Material and Methods: Cases recovered from the fire scene in all forensic autopsies performed in the 9-year period between 2013 and 2021 were examined retrospectively.
Results: 61 (1.5%) of the total 3981 autopsies performed at the Forensic Medicine Muğla Branch Directorate between 2013 and 2021 were cases found in the fire environment. The fire environment was a closed area in 83.6% of the cases (n: 51) and an open area in 10 cases (16.4%). Carbon monoxide was not detected in 20% of the cases. It was determined that 31 (50.8%) of the cases had complete body integrity, 30 (49.2%) had a lack of body integrity, and in cases with lack of body integrity, there was partial/complete burn to the extent of charcoal. Apart from nonspecific findings such as microscopic changes in organs due to congestion and heat effect, histopathological findings were detected in rates varying between 25-50%. In terms of differentiating antemortem or postmortem burns; More than 10% COHb was detected in 39 of the cases, and histopathological findings such as coagulation necrosis, mononuclear inflammatory cells, bleeding under the subcutaneous fat tissue, carbon particles in the lung tissue and pigment-laden histiocytes were detected in 9 of the 22 cases with COHb level less than 10%/not detected. It was found that there were supportive findings. Apart from nonspecific findings such as microscopic changes in organs due to congestion and heat effect, histopathological findings were detected in rates varying between 25-50%. In terms of differentiating antemortem or postmortem burns; More than 10% COHb was detected in 39 of the cases. In 9 of the 22 cases where the COHb rate was less than 10% or not detected, histopathologically supportive findings such as coagulation necrosis, mononuclear inflammatory cells, bleeding under the subcutaneous fat tissue, carbon particles in the lung tissue and pigment-laden histiocytes were detected. In two of the remaining 13 cases, the origin was homicide and no signs of vitality were detected macroscopically or microscopically in their autopsies. In four cases, some of the diseases they had before they were burned accelerated the death process; The presence of high doses of exogenous ethanol and some drugs in two cases, the fact that two cases were elderly/children; Two cases were exposed to intense flames outdoors during a forest fire, three cases were treated in hospital and the appropriate sample could not be examined; It was evaluated that in two cases, due to the presence of blunt trauma findings in the vehicle that burned in a traffic accident, the people did not have the opportunity to breathe air containing COHb or could only breathe very superficially, and within the framework of the crime scene investigation findings and forensic investigations, these people were found alive in the fire environment.
Conclusion: Autopsy should be performed in cases removed from the fire environment, histopathological and toxicological examinations should be performed even if they are severely burned, and vitality findings should be carefully evaluated to distinguish whether the burning occurred while the person was alive or after death. Although the detection of carbon monoxide above a certain level in the blood of the deceased is a valuable indicator that the person was alive in the fire environment, the absence of carboxyhemoglobin in the blood does not mean that the person was burned after death.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Adli Tıp |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 8 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 17 Mart 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 38 Sayı: 1 |