The 31 March Incident has an important place in the state and social life of the Second Constitutional Monarchy period. In this incident, the Ottoman press and conservative newspapers in particular polarised public opinion and created a tense atmosphere. While there were attacks on personal rights, harsh quarrels and accusations in the newspapers, Hasan Fehmi, the editor-in-chief of Serbesti, was assassinated. In this study, the Ottoman press before and after the 31 March Incident is analysed and the memoirs of the witnesses of the period are consulted. Although newspapers were partial to political factions, they were important mass communication tools and sources of the period in terms of reflecting the events daily. At the same time, memoirs are works that contain a kind of defence and accusations of the people who witnessed the period. In this context, the newspapers of the period were analysed and compared with the memoirs of statesmen and witnesses and analyses were made about the 31 March Incident.
II. Meşrutiyet dönemin devlet ve toplumsal hayatında 31 Mart Vakası önemli yer tutar. Bu ayaklanmada Osmanlı basınının ve özelde ise tutucu gazetelerin rolü büyüktür. Kalemler adeta kılıca dönüşerek, kamuoyunu kutuplaştırmış ve gergin bir hava yaratmıştır. Gazetelerde kişilik haklarına saldırılar, sert atışmalar ve suçlamalar yaşanırken, Serbesti Başyazarı Hasan Fehmi de suikasta kurban gitmiştir. II. Meşrutiyet’in getirdiği özgürlük ortamında hızla yükselen ve siyasallaşan basının bu tutumu, dönemin en kötü namlı olaylarından 31 Mart Vakasının da sebeplerinden biri olmuştur. Bu çalışmada 31 Mart Vakası öncesi ve sonrasında Osmanlı basını irdelenmiş ve ayrıca dönemin tanıklarının hatıratlarına başvurulmuştur. Fırkaların sözcüsü olan gazeteler her ne kadar taraf olsalar da, yaşanan hadiseleri günlük yansıtması açısından dönemin önemli kitle iletişim araçları ve kaynaklardır. Aynı zaman da hatıratlar da döneme tanıklık eden kişilerin bir nevi müdafaası ve ithamlarını içeren ve bu maksatla kaleme alınmış eserlerdir. Bu bağlamda dönemin gazeteleri incelenerek, devlet adamları ve tanıkların hatıratlarıyla karşılaştırılmakta ve 31 Mart Vakası hakkında tahlillerde bulunulmaktadır.
Çalışmamızın bilimsel olarak etik kurallara uygun olduğunu beyan ederim.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyasi Tarihde Siyasal Coğrafya |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 11 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |