Klasik liberalizmin önemli bir temsilcisi kabul edilen ve aydınlanma düşüncesinin bilimsel temelli bilgi ve dünya anlayışını benimsemiş olan John Stuart Mill, ahlak anlayışını da aynı bilimsel temeller üzerine oturtmaktadır. Antik çağın hazcı etik yaklaşımlarını, aydınlanma döneminin önemli bir kavramı olan faydacılık ile sentezleyerek ahlaka toplumsal bir nitelik kazandırmaya çalışan Mill, bu konuda kendinden önceki düşünürlerin özellikle de Jeremy Bentham’ın görüşlerini referans almaktadır. Diğer ahlak filozofları gibi ahlakın asıl amacının acıdan kaçıp hazza yönelmek olduğunu kabul eden Mill, hazları nitelik ve incelikleri açısından sınıflandırır ve gerçek mutluluğu sağlayan hazların niteliksel hazlar olduğunu kabul eder. Mill’e göre insan davranışlarının belli bir amacının bulunması gerekir. Bu amaç ise bireysel ve toplumsal mutluluğu sağlamaya yönelik olmalıdır. Bu türden bir davranış, toplumsal faydayı öngördüğü için esasen ahlaki bir davranış olarak da kabul edilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kıta Felsefesi |
Bölüm | Araştırma makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 1 Ocak 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 24 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 24 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 13 |