Kadın, yüzyıllar boyunca hep bir şeylerle mücadele etmiş, tüm zorluklara göğüs germiş, yeri gelmiş toplum ve kurumlar tarafından hakları sömürülmüş, erkekler tarafından ezilmiş fakat asla pes etmemiştir. Belli ideolojilerin, kurumların, en başta erkeklerin kadınlara göstermiş olduğu bu hareketler, yıllarca mücadele eden kadınların birlik beraberlik ve dayanışma içerisinde girerek “Feminizm” adlı hareketi başlatmalarına neden olmuştur. Kadınlar daima sanata, edebiyata yönelmiş, kendilerine bu sahada bir yer edinmeyi başarmışlardır. Kadınların erkeklere kıyasla daha güç şartlar altında yaşadıklarını, baskı altına alınıp ikincil planda kaldıklarını, haklarının yenildiklerini hissedip buna başkaldırmayı ve bu alanda mücadele etmeyi amaçlayan Feminizm “Feminist Edebiyat Kuramı” 1960’lardan sonra gelişme göstermiştir. Edebiyat eserinde yer alan kadın farklı açılardan ele alınmaktadır. Feminist Edebiyat Kuramı, kadınlara dair bu konuları; “okur olarak, yazar olarak, psikanaliz açısından ve Marksist-Sosyalist açıdan” olmak üzere dört başlık altında incelemektedir. Feminist Edebiyat Kuramının öncüsü Simone de Beauvoir’dur. Beauvoir, Feminizmin önemli isimlerinden bir tanesidir. Bu çalışmada kadın romancılardan Safiye Erol’un “Dineyri Papazı” adlı eseri Marksist-Sosyalist açıdan incelenecektir.
Feminizm Feminist Edebiyat Kuramı Marksist-Sosyalist Beauvoir Safiye Erol Dineyri Papazı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı |
Bölüm | Yayın Tanıtımı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 9 |
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi (HEFAD) Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.