Derdestlik hâli, yâni “(a)ynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olması” (HMK m.114/ı), medeni usûl hukukunda artık bir dava şartıdır. Tarafl arı, sebebi ve konusu aynı olan davaya aynı dava denir. 1 Ekim 2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre derdestlik hâli bir dava şartıdır. Derdestlik durumu, medeni usûlde ön incelemede ve davanın her aşamasında gözetilir. Derdestlik hâli tespit edildiği takdirde ikinci davanın usûlden reddi gerekir. 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’na göre derdestlik bir ilk itiraz idi. HUMK döneminde derdestlik varsa davanın açılmamış sayılmasına karar verilirdi .İdari yargı mevzuatında derdestlikle ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bununla birlikte, idari yargılama hukukunda da derdestlik durumu söz konusu olabilir. İdari yargıda derdestlik durumunda medeni usûl hukukuna ilişkin kural, hüküm ve sonuçlar kıyasen uygulanır. Derdestlik, medeni usûlde olduğu gibi idari yargıda da kamu düzenine ilişkin bir dava şartıdır. Buna göre, yargılamanın her aşamasında tarafl arca ileri sürülebilir veya hâkim tarafından re’sen dikkate alınabilir. Bize göre, kesin hüküm gibi derdestlik de ilk incelemede bakılacak hususlardandır. Eğer, derdestlik hâli tespit edilirse sonraki davanın usûl yönünden reddine karar verilmelidir.Danıştay önceki dönemde (HUMK) derdestlik varsa (davaların birleştirilmesi veya incelemeksizin ret gibi) değişik kararlar vermekte idi. Yeni Kanun (HMK) döneminde artık davanın usûlden reddine karar vermesi gerekmektedir. İdari yargılama mevzuatında derdestliğe yer verilmesi ve/veya en azından bu konuda HMK’na atıfta bulunulması yerinde olacaktır
Derdestlik İdari yargı/yargılama Dava şartı Derdestlik itirazı/defi (Görülmekte olan ) aynı dava Davanın usûlden reddi
The pendency (derdestlik), which means the situation of reopening of “the same case, opened before and still in progress” (Civil Procedure Law-HMK A.114/ı) is now the necessity of a lawsuit in the civil procedure law. The cases are the same ceases whose parties, reasons and subject matters are the same.According to the Civil Procedure Law which came into force on 1 October 2011, Law No. 6100, the pendency is a necessity of a lawsuit. The Pendency status shall be observed at every stage of fi rst review and trial in civil procedure. If the pendency is determined, the second case must be rejected from procedural perspective. According to the Law of Civil Procedure No. 1086 the pendency was one of the fi rst objections. In the era of HUMK, if there was Pendency, it should have been given the decision of “the case is not opened” .In the administrative jurisdiction there is no legislation for pendency. However, the pendency may be subject to the administrative jurisdiction. If there is pendency in the administrative jurisdiction, the rules, decisions and results apply in comparison to Civil Procedure Law. The pendency is one of the case terms in the administrative jurisdiction as in the civil procedure law, concerning the public order. Accordingly, in every stage of the proceedings can be claimed by the parties or ex offi cio by the judge may be taken into account. For us, the pendency is also subject to fi rst review like the exact terms (kesin hüküm). If the pendency is determined, the second case must be rejected from procedural perspective.If there was the pendency, the Council of State gave different decisions in the past(During the Code of Civil Procedures Law-HMUK) such as rejection of the case or merging of the cases. In new law era (During Civil Procedure Law-HMK), if the pendency is determined, the second case must be rejected from procedural perspective.The pendency should be included in the legislation of the administrative proceedings and/or at least this subject should be in place to reference to Civil Procedure Law-HMK
Pendency Administrative justice/juristiction The case term Objection of the pendency (Pending) same action Rejection of a case from procedural perspective
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 16 Sayı: 1 |