Bağlılık kuralı, suçun işlenmesine katkı sağlayan, ancak bu katkısı faillik niteliğine varmayan şeriklerin işlenen fi ilden sorumluluğunu sağlamaktadır. Bu anlamda bağlılık kuralı, fail tarafından işlenmiş fi ile katılmayı şart koştuğu gibi, şeriklerin sorumluluğunun işlenen asıl fi il kapsamında olduğu sonucunu da ortaya çıkarmaktadır. Bağlılık kuralı, fail tarafından gerçekleştirilen fi ile bağlı olarak şeriklerin cezalandırılmasını sağladığı için, neyin kastedildiğinin, bağlılığın ölçüsünün ne olduğunun tespit edilmesi gerekir. Bu ölçü ceza kanunumuzun 40.maddesinde belirtilmiştir. Buna göre suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fi ilin varlığı gerekmektedir. Dolayısıyla failin fi ili kasıtlı ve hukuka aykırı değilse suça iştirakten ve şeriklerin sorumluluğundan söz edilemez. Failin kusur yeteneğine sahip olup olmaması suça katılanların sorumluluğu açısından önemli değildir. Bağlılık kuralında suça katılan her kişi kendi kusurlu fi iline göre cezalandırılacaktır. Türk Ceza Kanununun 40.maddesinde ayrıca özgü suçlarla ilgili belirleme yapılmıştır. Özgü suçlarda özel faillik niteliğine sahip olmayan kişilerin bu suçlarda fail olamayacağını, ancak azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu olacağını ifade etmektedir. Bu suçlarda özel faillik niteliği taşımayan kişi azmettiren veya yardım eden olduğu için özgü suçlar bağlılık kuralı içinde düzenlenmiş ve bu kişilerin(özel faillik niteliği taşımayan) sorumlulukları da bağlılık kuralı gereğince olacaktır
Bağlılık kuralı faillik şeriklik şerik özgü suçlar azmettiren yardım eden
The Rule of Accesoriness maintains the responsibility of the related accomplices whose contribution to an offence does not reach to the level of perpetration. In this sense, the Rule of Accesoriness does not only not require the participation to the act committed by the perpetrator, but also ascertains that the responsibility of the accomplices is also in the scope of the primary act. Since the Rule of Accesoriness enables to punish the accomplices according to the act committed by the perpetrator, it is necessary to determine what is intended and the criteria of the Accesoriness (attachment). This criteria is designed in Article 40 of our Penal Code. According to this Article, the existence of an intentional and unlawful act is required for the participation to an offence. Therefore, there is no participation to an offence or responsibility of accomplices unless the act of the perpetrator is intentional and unlawful. In terms of the responsibility of participants, it is also not important whether the perpetrator has the capacity of culpability. According to the Rule of Accesoriness, each participant would be punished according to their own culpable act. Article 40 of Turkish Penal Code also brings a spesifi c provision regarding to the Peculiar Offences. According to this provision, those, who are not eligible to be a perpetrator of a peculiar offence, can only be responsible as an instigator or an aider in terms of this peculiar offence. Since these non-eligible individuals are instigators and aiders in peculiar offences, their responsibility would also be determined in accordance with the Rule of Accesoriness...
The Rule of Accesoriness Perpetration Accompliceness Accomplice Peculiar Offences Instigator Aider
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Cilt: 14 Sayı: 1 |