Yeni binyıla yeni medya oluşumları eşliğinde girilmiştir. Çok kısa sürede alışıldık kitle iletişim ortam ve araçlarından farklı sistemler hayatımızın rutinine dâhil olmuştur. Bugün bizler, cebimizde ya da çantalarımızda taşıdığımız araçlarımız ile geniş bir yelpazeye yayılan iletişim hizmetlerini alıyor, akışlara dâhil oluyoruz. Yeni medyadaki “yeni” yalın bir şekilde bu hizmetleri ve akışları anlamada ayırıcı bir terim olarak karşımıza çıkmaktadır. Diğer taraftan “yeni”ye dönüşüm sürecinin ardındaki gerçekler ile değerlendirildiğinde yeni medya daha farklı ilişkiler ağına yaslanan süreçleri temsil etmektedir. Birçokları bu sistemlerin daha özgür daha demokratik toplumlara dönüşüm için gerekliliğini ve desteğini savunmaktadır. Fakat bu sistemlerin doğmasına yol açan gelişmeler ve politikalar göz önüne alındığında beklentilerin gerçekliği bulanıklaşmaktadır. Yeni liberal politikaların yayılmacı siyasası ile şekillenen enformasyon toplumları ile örtüşen yeni medya, dayandığı inovatif eğilimlerin çıktısı olarak görüldüğü takdirde küresel kapitalizmin kendini meşrulaştırdığı bir sisteme dönüşmektedir. Bu bağlamda çalışmamız yeni medyayı, dayandığı inovasyon-enformasyon-teknoloji üçgeni içinde ele almaktadır ve yeni medyanın yükselmesindeki nedenler tartışılmaktadır.
New millennium came along with the formation of the new media. Soon after, new systems different than the common tools of mass communication media participated in the routine of our lives. Today, we receive a wide range of communication services and we follow the streams by our tools which we carry in our pockets or in our bags. The “new” in the new media appears to be a differential term in order to literally understand these services and flows. On the other hand, new media as evaluated by the truth behind the transformation process to the “new” represents a network of different relationships. Many people argue that these systems are more independent and more democratic, and advocate that they are necessary for the societies for the transformation process. However, the reality of expectations blurred when the developments and policies that led to the emergence of these systems taken into account. The new media, which suits well to the information societies by the expansionist policies of liberal politics, turns out to be a system in which capitalism legitimizes itself when it is seen as the output of innovative tendencies which it is based on. In this context, our paper handles the new media in the innovation-information-technology triangle and discusses the main factors in the rise of the new media.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2012 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2012 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 3 Sayı: 7 |
0216 355 56 19 WhatsApp numarasıyla iletişime geçebilirsiniz.
Bu dergideki makaleler Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.