Since they bring exceptions or exemptions in foreign
trade and customs legislations of countries, free zone practices have emerged to
develop and facilitate their trade with each other. While free zone-like
practices around the world have a history of nearly 300 years, Turkey's free
zone adventure has a history of nearly 30 years in real terms. The reasons for
the establishment of free trade zones in the world vary according to the
development levels and socio-economic structures of the countries. Developed
countries have headed towards to these zones to develop their trade rather than
developing their industries, production and employment. On the other hand, developing countries have
approached free zone practices to increase their export, production, and employment.
For Turkey, which is a developing country, the main purpose for the
establishment of free trade zones has been set as to increase export,
production, and employment. It is an object of interest to what extent the free
trade zones operating since the early 1980s in Turkey have achieved this
purpose. There is no study conducted on the effect of free trade zones on
employment among all of the studies related to free trade zones in Turkey. Some
studies conducted on free trade zones have briefly mentioned the employment
issue and it has been stated that the effect of free trade zones on employment
is positive in any case. This study examined, specific to the sample of Antalya
Free Trade Zone, the effect of free trade zones on employment through in-depth
interviews with the managers of the companies operating in the region. The problems
identified as a result of the study were determined and suggestions that may
enable free trade zones to increase employment were presented.
Serbest bölge uygulamaları,
ülkelerin dış ticaret ve gümrük mevzuatlarında istisna veya muafiyetler
yapmasıyla, birbirleriyle olan ticaretlerini geliştirmek ve kolaylaştırmak
maksadıyla ortaya çıkmıştır. Dünyada serbest bölge benzeri uygulamalar yaklaşık
300 yıllık tarihe sahip iken Türkiye’nin gerçek anlamda serbest bölge macerası
ise yaklaşık 30 yıllık bir geçmişe sahiptir. Dünyada serbest bölgelerin kurulma
nedenleri ülkelerin gelişmişlik düzeylerine ve sosyo-ekonomik yapılarına göre
farklı amaçlar taşımaktadır. Genellikle gelişmiş ülkeler sınaî, üretim ve
istihdamlarını geliştirmekten ziyade ticaretlerini geliştirmek için bu
bölgelere yönelmişlerdir. Buna karşın
gelişmekte olan ülkeler ise ihracatı, üretimi ve istihdamlarını artırmak gibi
amaçlar için serbest bölge uygulamalarına başvurmuşlardır. Gelişmekte olan
Türkiye’de ise serbest bölgelerin kuruluşlarında ihracat, üretim ve istihdamı
artırmak başlıca amaçlar olarak belirlenmiştir. Türkiye’de 1980’li yılların
başından beridir faaliyet gösteren serbest bölgelerin belirlenen bu amaçları ne
kadar gerçekleştirdiği ise merak konusu olmaktadır. Türkiye’de serbest bölgeler
ile ilgili yapılan araştırmaların tümünde serbest bölgelerin istihdama etkisi
üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Serbest bölgelerle ilgili yapılmış olan bazı
araştırmalarda ise istihdam konusundan kısaca bahsedilmiş ve istihdama
etkisinin her şartta olumlu olduğu ifade edilmiştir. Bu çalışmada, Antalya
Serbest Bölgesi örnekleminde, bölgede faaliyet gösteren firmaların yöneticileri
ile derinlemesine mülakat yöntemiyle serbest bölgelerin istihdama etkisi
incelenmiştir. Araştırma sonucunda ortaya çıkan sorunlar tespit edilerek serbest
bölgelerin istihdamı artırmasını sağlayabilecek öneriler sunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Mayıs 2019 |
Gönderilme Tarihi | 9 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 11 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.