Sağlık sektöründe yapılan hatalar hayati önemde olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Bu hataları azaltmak ve kaynaklarını tespit edebilmek için ihbarcılık önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu çalışma ile sağlık profesyonellerinin örgütsel güven algıları ile ihbarcılık eğilimleri arasındaki ilişkilerin tespit edilmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemi ve nicel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul’da ikinci basamak sağlık hizmeti sunan bir eğitim ve araştırma hastanesinde çalışan tüm sağlık profesyonelleri oluşturmuştur. Araştırmada kolayda örnekleme yöntemi tercih edilmiştir. Veriler internet üzerinden anket tekniği ile (goole formlar altyapısı kullanılarak) toplanmıştır. Değerlendirmeye alınan ve verilerin analizinde kullanılan toplam anket sayısı 400’dür. Verilerin analizinde SPSS ve AMOS paket programları kullanılmıştır. Araştırmada betimleyici analizler, korelasyon analizi ve yapısal eşitlik modellemesi uygulanmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan sağlık profesyonellerinin ihbarcılık eğilimi puan ortalaması 3,84±0,51 olarak bulunmuştur. Alt boyutlar açısından incelendiğinde; en yüksek ortalamaya (4,29±0,73) ile resmi ihbarcılık eğilimi boyutu, en düşük ortalamaya ise (2,47±0,92) ile gizli ihbarcılık eğilimi boyutu sahip olmuştur. Doğrulayıcı faktör analizi sonuçlarına göre sağlık profesyonellerinin örgütsel güven algıları ile ihbarcılık eğilimleri arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğu ve sağlık profesyonellerinin örgütsel güven algılarının, ihbarcılık eğilimlerine yönelik tutumlarını istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ve pozitif yönde etkilediği tespit edilmiştir. Bu çalışma, sağlık profesyonellerinin olumsuz durumları ihbar edebileceği ve sonrasında ihbarcı olma nedeniyle başına gelebilecek olumsuz durumları azaltacağı ve kurum kültürüne dönüşecek bir örgütsel güven ortamı oluşturacağı hususunda önem taşımaktadır.
Herhangi bir kurum desteklememektedir.
Mistakes made in the health sector can have life-threatening negative consequences. In order to reduce these errors and to identify their sources, whistleblowing is used as an important tool. In this study, it is aimed to determine the relationships between the organizational trust perceptions of health professionals and their whistleblowing tendencies. Quantitative research method and quantitative research design were used in the research. The universe of the research consisted of all health professionals working in a training and research hospital providing secondary health care services in Istanbul. Convenience sampling method was preferred in the study. The data were collected via the internet survey technique (using google forms infrastructure). The total number of questionnaires that were evaluated and used in the analysis of the data is 400. SPSS and AMOS package programs were used in the analysis of the data. Descriptive analysis, correlation analysis and structural equation modeling were applied in the research. The mean whistleblowing tendency of the health professionals participating in the study was found to be 3.84±0.51. When examined in terms of sub-dimensions; the official whistleblowing tendency dimension had the highest mean (4.29±0.73) and the lowest mean (2.47±0.92) was the confidential whistleblowing tendency dimension. According to the results of confirmatory factor analysis, it has been determined that there is a positive relationship between the organizational trust perceptions of health professionals and their whistleblowing tendencies, and the organizational trust perceptions of health professionals affect their attitudes towards whistleblowing tendencies in a statistically significant and positive way. This study is important in that health professionals can report negative situations and then reduce the negative situations that may happen due to being a whistleblower and create an organizational trust environment that will turn into a corporate culture.
Organizational Trust Whistleblowing Tendency Health Professionals
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Politikası |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 23 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.