In this study, Turkish-Russian relations in the Cold War period and the Post-Cold War time till 2002 are discussed. Since 2002 is accepted as the beginning of current relations and a breakthrough year in relations, a separate analysis is required for the next period. It is seen that the relations between Türkiye and Russia were tense between the years 1945-1965, and then went through a soft period until the end of the Cold War period. It is clearly understood that Turkish-Russian relations gained a new dimension after the collapse of the USSR. Economic-commercial relations constituted the most important area of this period, in which competition also predominated. In the first part of this study, the historical development of Turkish-Soviet relations in the Cold War period is tried to be discussed. Economic and commercial relations assumed the locomotive role in the cooperation between the two countries, giving a different quality to the political, military and security issues and relations with third countries. In the second part, the new era for the affairs is analyzed and, in this regard, it should be noted that the leaders of the two countries have made great efforts since the beginning of the 1990s. In these years, many strategic projects were signed and implemented in the context of bilateral relations. It is obvious that the relations between the two countries reached a strategic dimension in areas such as economic-commercial and energy. It is also analyzed that the momentum gained in Turkish-Russian relations and the good level of relations also served regional stability and common interests. Finally, it may be assumed that the years examined by this paper is also a period that helped to create strong relations between two countries in the 21st century.
Bu çalışmada Soğuk Savaş ve sonrası dönemde 2002 yılına kadarki Türk-Rus ilişkileri ele alınmaktadır. 2002 yılı, güncel ilişkilerin başlangıcı ve ilişkilerde bir atılım yılı olarak kabul edildiğinden sonraki dönem için ayrı bir analiz gerekmektedir.1945-1965 yılları arasında Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin gergin olduğu, ardından Soğuk Savaş döneminin sonuna kadar yumuşak bir dönem geçirdiği görülmektedir. SSCB'nin dağılmasından sonra Türk-Rus ilişkilerinin yeni bir boyut kazandığı açıkça anlaşılmaktadır. Rekabetin de hâkim olduğu bu dönemin en önemli alanını ekonomik-ticari ilişkiler oluşturmaktadır. Bu çalışmanın birinci bölümünde Soğuk Savaş ve sonrası dönemde Türk-Sovyet ilişkilerinin tarihsel gelişimi ele alınmaya çalışılmıştır. Ekonomik ve ticari ilişkiler, iki ülke arasındaki işbirliğinde lokomotif rolü üstlenmiş, siyasi, askeri ve güvenlik konularına ve üçüncü ülkelerle ilişkilere farklı bir nitelik kazandırmıştır. İkinci bölümde ise ilişkilerde yeni dönem analiz edilmekte olup, bu konuda iki ülke liderlerinin 1990'lı yılların başından bu yana büyük çaba sarf ettiğini belirtmek gerekir. Bu yıllarda ikili ilişkiler bağlamında birçok stratejik projeye imza atılmış ve hayata geçirilmiştir. İki ülke ilişkilerinin ekonomik-ticari ve enerji gibi alanlarda stratejik bir boyuta ulaştığı aşikardır. Türk-Rus ilişkilerinde kazanılan ivmenin ve iyi düzeydeki ilişkilerin bölgesel istikrara ve ortak çıkarlara da hizmet ettiği analiz edilmektedir. Son olarak bu yazının incelediği yılların aynı zamanda 21. yüzyılda iki ülke arasında güçlü ilişkilerin oluşmasına yardımcı olan bir dönem olduğu varsayılabilir.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
Bölüm | Tüm Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 11 Sayı: 24 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.