Çok çeşitli ekonomik ve siyasal örgütlenme tipleri özgürlük kavramını ön plana çıkarmıştır. Liberal ekonomik düzen anlayışı, bireyin refahını arttırmanın yegâne yolunun, onun özgür kılınması olduğunu ifade eder. Devletin yürüttüğü faaliyetler bireylerin özgür alanlarına sınırlama getirmemelidir. Sosyalist ekonomik düzen anlayışı da özgürlüğü, en temel değer olarak kabul etmektedir. Buna göre, bireyi özgür kılabilmenin yolu, onu aynı zamanda maddenin bağımlısı olmaktan kurtarmaktır. Toplumsal refah arttırıldığında ve adil bir gelir dağılımı sağlandığında, birey gerçek anlamda özgür olacaktır. Diğer yandan küreselleşme süreci de özgürlük kavramını çok daha önemli bir konuma taşımıştır. Bu da diğer bazı kavramlar gibi özgülük kavramının da yozlaşmasına yol açmıştır. Özgürlük birçok kez” ihsan edilmiş” konumuna indirgenmektedir. Bu çalışmada negatif özgürlük ve pozitif özgürlük ayrımı vurgulanarak konunun önemine vurgu yapılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Ağustos 2014 |
Gönderilme Tarihi | 13 Ağustos 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 4 Sayı: 1 |
Akademik İncelemeler Dergisi (AID) bilginin paylaşımı için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.