In the post-modern era, the mobilization of previously large masses has been replaced by micro-groups dominated by new and distinct identities. As a result, the analysis and predictability of electorate behavior have decreased. The political decision-making processes of individuals have therefore been subjected to detailed analyzes. Emotions have become a significant subject of political psychology in terms of their effects on the political decision-making process of individuals. Emotions have also become an important topic in political psychology. Researches revealed that emotions have important effects on thoughts and decision-making processes. In this context, the article primarily aims to draw a rational framework on this subject by including modern “emotion” definitions and the impacts of people’s emotions on political decisions. Afterward, the article investigated the effect of negative emotions on political decision-making. In this context, anxiety, fear and anger are emphasized by using a descriptive approach. The article argues that negative emotions that are anxiety, fear, and anger, in particular, have positive contributions to the political decision-making process of individuals.
Political Psychology Political Psychology Negative Emotions Political Decision Making Process
Önceleri var olan büyük kitlelerin mobilizasyonu post-modern dönemde yerini yeni ve birbirinden farklı kimliklerin egemen olduğu mikro gruplara bırakmıştır. Bu durum seçmen davranışlarının çözümlenmesini ve tahmin edilebilirliğini de azaltmıştır. Bireylerin siyasi karar verme süreçleri bu nedenle çeşitli başlıklar altında derin analizlere tabi tutulmuştur. Duygular da bireylerin siyasi karar verme sürecinde sahip oldukları etkiler bağlamında siyaset psikolojisinin önemli bir konusu haline gelmiştir. Yapılan araştırmalar duyguların düşünceler ve karar verme süreçleri üzerinde önemli etkileri olduğunu ortaya koymuştur. Bu bağlamda makale öncelikle modern “duygu” tanımlarına ve duyguların kişilerin siyasi kararlarına etkisine yer vererek bu konuda rasyonel bir çerçeve çizmeyi amaçlamıştır. Sonrasında ise negatif duyguların siyasi karar verme sürecine etkisi üzerine bir inceleme gerçekleştirmiştir. Bu bağlamda betimleyici yaklaşım ile anksiyete, korku ve kızgınlık üzerinde durulmuştur. Makale anksiyete, korku ve kızgınlık gibi negatif duyguların bireylerin siyasi karar verme sürecine pozitif katkıları olduğunu savunmaktadır.
Siyaset Psikolojisi Siyasi Karar Verme Süreci Siyaset Psikolojisi Siyasi Karar Verme Süreci Negatif Duygular
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 25 Mart 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 16 Sayı: 1 |
Akademik İncelemeler Dergisi (AID) bilginin paylaşımı için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.