Sosyal medya platformlarının yaygınlaşması bireylerin seyahat deneyimlerini belgeleme, paylaşma ve bu deneyimler üzerine düşünme biçimlerini köklü bir şekilde değiştirmiştir. Instagram, Facebook, Twitter ve TikTok gibi platformlar kullanıcıların fotoğraf, video ve anlatılarını anında küresel bir izleyici kitlesiyle paylaşmalarına olanak tanıyarak seyahat deneyiminin ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bu dijital dönüşüm yalnızca bireysel seyahat davranışlarını değiştirmekle kalmamış aynı zamanda turizm sektörü, destinasyon pazarlaması ve çevrimiçi seyahat topluluklarının oluşumu üzerinde de önemli etkiler yaratmıştır. Seyahat edenler kararlarını verirken giderek daha fazla kullanıcı tarafından üretilen içeriklere başvurmakta geleneksel pazarlama kaynakları yerine akranlarının otantik görüş ve önerilerini tercih etmektedirler. Ayrıca seyahat deneyimlerinin çevrimiçi olarak paylaşılması, öz-sunum, sosyal onay arayışı ve başkalarını bilgilendirme ya da ilham verme isteği gibi psikolojik ve sosyal motivasyonlarla yakından ilişkilidir. Bu çalışmanın amacı seyahat deneyimlerinin sosyal medya aracılığıyla paylaşılmasının bireyler ve turizm endüstrisi üzerindeki yansımalarını ampirik veriler ışığında ortaya koymaktır. Bu kapsamda 209 sosyal medya platformu kullanıcısı üzerinde bir anket çalışması yürütülmüştür. Araştırma sonuçlarına göre sosyal etki teorisi ve onun üç temel yapısı olan özdeşleşme, içselleştirme ve uyum, hem bu çalışmada hem de kullanıcıların davranışlarında önemli bir rol oynamıştır.
Iğdır Üniversitesi Etik Kurulu Başkanlığının 03/07/2024 tarihli 2024/20 sayılı kararıyla gerekli etik izinler alınmıştır. Ayrıca, çalışmada Helsinki Bildirgesi’ndeki araştırma ilkelerine bağlı kalınmıştır.
The widespread adoption of social media platforms has fundamentally transformed the ways in which individuals document, share, and reflect upon their travel experiences. Platforms such as Instagram, Facebook, Twitter, and TikTok have become integral parts of the travel experience by enabling users to instantly share photos, videos, and narratives with a global audience. This digital transformation has not only altered individual travel behaviors but has also had significant impacts on the tourism industry, destination marketing, and the formation of online travel communities. Travelers are increasingly turning to user-generated content when making decisions, preferring the authentic opinions and recommendations of their peers over traditional marketing sources. Moreover, the online sharing of travel experiences is closely linked to psychological and social motivations such as self-presentation, the pursuit of social approval, and the desire to inform or inspire others. The aim of this study is to empirically reveal the implications of sharing travel experiences via social media for both individuals and the tourism industry. In this context, a survey was conducted with 209 social media platform users. According to the research findings, social impact theory and its three fundamental components-identification, internalization, and compliance-played a significant role both in this study and in the behaviors of users.
The necessary ethical approvals were obtained with the decision numbered 2024/20, dated 03/07/2024, from the Iğdır University Ethics Committee. Additionally, the research adhered to the principles outlined in the Declaration of Helsinki.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Küreselleşme ve Kültür |
| Bölüm | Araştırma Makaleleri |
| Yazarlar | |
| Erken Görünüm Tarihi | 13 Ekim 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 27 Ekim 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 3 Haziran 2025 |
| Kabul Tarihi | 24 Eylül 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 20 Sayı: 2 |
Akademik İncelemeler Dergisi (AID) bilginin paylaşımı için Açık Erişim Politikasına uymaktadır.