Bu makale film ve felsefenin, Gilles Deleuze’ün “sinema kitapları”nda ele aldığı girift biraradalığıyla ilgilidir. Deleuze sinemada imge, hareket ve algı tanımlarını Henri Bergson’un felsefesinden, özellikle de Madde ve Bellek (1896)’ten alır, fakat bilindiği gibi Yaratıcı Evrim (1906)’de Bergson kendisi sinemayı reddetmektedir. Bundan nasıl bir sonuç çıkarılabilir? Deleuze’ün Bergsonculuğu nasıl tasdik edilebilir? Bu makale sadece Bergson’un sinemayla ilgili hükümlerini açıklamaya değil, ama aynı zamanda bu tepkinin, filozofun kendi dönüşümüne dair bir semptom olduğunu tartışmaya yönelik bir girişimdir. Bu iki kitabın arasında bir yerde, Bergson’un imgeler kaosundan meydana gelmiş dünya algısı, zihniyle imgeleri bir “soyut-oluş” üzerinde dizi olarak biraraya getiren öznenin değişmez doğası karşısında boyun eğer. Bergson’a göre, sinema sadece gerçek süreden çıkarılmış bir zihnin çalışmalarını simgeleştirir ve bu makale Deleuze’ün film-felsefesini tasdik etmek amacıyla bu tepkinin yeniden okunmasına dair bir girişimde bulunmaktadır
Gilles Deleuze Henri Bergson Sinema Felsefe İmge Algı Hareket Zaman
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Translation |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 19 |