Cinler taifesinden olduğuna inanılan alkarısı ile ilgili inanış ve efsanelere başta Anadolu sahası olmak üzere bütün Türk dünyasında rastlanmaktadır. Bu yaratık, çeşitli bölgelerde; al, albastı, alkarısı, al kızı, al anası, al avradı, albıs, almış, alpas, alpata, albalı, hal karısı, alvastı, albarstı, albaslı, hal henesi, albaslı katın, al apar, almaştı, kayış ayak, taun (mencikli), rusali vb. adlarla bilinir. Alkarısının, uzun boylu, uzun parmaklı ve uzun/bakır tırnaklı olduğuna, yüzünün çok çirkin ve iri, saçlarının siyah, uzun ve darmadağınık, dişlerinin at dişi gibi iri ve seyrek, ayaklarının ise ters olduğuna inanılır. Genellikle kırmızı (sarı veya kara da olabilir) elbise giyen alkarısının, loğusaların veya yeni doğan çocukların ciğerlerini yiyerek beslendiği, subaşında ve ağaçlık yerlerde yaşadığı rivayet edilir. İnsanlar, al basmasından korunmak için bir kısmı İslami, bir kısmı ise eski Türk inancıyla bağlantılı olan çeşitli tedbirler alırlar. Bu tür varlıklar, gerekli tedbirler alınmadığı takdirde başta loğusalar olmak üzere diğer kadınları, genç kızları, erkekleri ve atları/kısrakları da rahatsız etmektedirler. Halk arasında, genellikle erkekler tarafından, göğsüne iğne saplanarak yakalanan bu yaratıkların, yakalayan kişinin evinde hizmetkâr olarak çalıştığına dair çeşitli efsaneler anlatılmaktadır.
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2017 |
Kabul Tarihi | 7 Nisan 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 5 Sayı: 12 |