Mankind
is in an endless effort to recognize and understand all aspects of the universe
that he is a part of. Although the types of information applied are universal,
the distinctive characteristics of different civilizations are decisive in the
interpretation and evaluation of this information. In this context, it can be
said that Islamic civilization is also nourished by the universal accumulation
of “knowledge - scientific knowledge - social science” primarily. Later,
Islamic civilization was integrated its own unique values into this knowledge
during the development phase and presented it to the benefit of all humanity.
The value of the contribution of Islamic civilization to the scientific
knowledge is well known. However, it can be argued that the distinctive
methodology and way of interpretation of the knowledge could be more valuable.
As a matter of fact, the scientific knowledge accumulated by Islamic
civilization has already been overtaken by Western civilization, but
interpretation and bringing it to life with high values has been never
achieved. Therefore, the reinterpretation of the rich scientific knowledge
gained in today's world with the values presented by the heritage of Islamic
civilization will provide great gains for humanity. Doing so in social sciences
will serve to ensure inter-community and inter-communal order justice and
prosperity.
İnsanoğlu,
kendisinin de bir parçası olduğu kâinatı tüm yönleriyle tanıma ve anlama
yönünde bitip tükenmek bilmeyen bir çaba içerisindedir. Bunun için başvurulan
bilgi türleri evrensel olsa da bu bilgilerin yorumlanma ve değerlendirilme
aşamasında farklı medeniyetlerin kendi özgün nitelikleri belirleyici hale
gelmektedir. Bu bağlamda İslam medeniyetinin de bilgi-bilimsel bilgi-sosyal
bilim anlamındaki evrensel birikimden öncelikle beslendiğini, sonra bu birikimi
kendi özgün değerleriyle yoğurarak geliştirdiğini ve yine tüm insanlığın
istifadesine sunduğunu söyleyebiliriz. İslam medeniyetinin bilimsel bilgi
birikimine yaptığı katkının değeri malumdur. Ancak bilgiye getirdiği özgün
yorumun ve onu işleyiş şeklinin belki de daha değerli olduğu savunulabilir.
Nitekim İslam medeniyetinin ulaştığı bilimsel bilgi birikimi Batı medeniyeti
elinde çoktan aşılmış, ancak bu bilgiyi yorumlayarak hayata taşımadaki yüksek
değerlerine asla yaklaşılamamıştır. Dolayısıyla mevcut bilimsel bilgi
birikiminin İslam medeniyet mirasının sunduğu değerlerle tekrar yorumlanması,
insanlığa büyük kazanımlar sağlayabilecektir. Bunun sosyal bilimlerde yapılması
ise toplum içi ve toplumlar arası düzen, adalet ve refahın sağlanmasına hizmet
edecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2019 |
Gönderilme Tarihi | 10 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 21 - Prof. Dr. Fuat Sezgin Özel Sayısı |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.