Amaç: Bu çalışmanın amacı fizyoterapistlerin mobbing maruziyeti ile iş üretkenliklerinin belirlenmesi ve arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Materyal ve Metot: Türkiye’deki fizyoterapistlerin mobbing maruziyetleri ve iş üretkenliklerinin belirlenmesi için sırasıyla ‘Leymann’ın Psikolojik Terör Envanteri’(LPTE) ve ‘Endicott İşte Üretkenlik Ölçeği’(EİÜÖ) kullanılmıştır. Katılımcıların demografik bilgilerinin sorgulandığı bir bölüme ek LPTE ve EİÜO’yü içeren form, fizyoterapistlerin kullandığı sosyal medya kanalları ve e-posta gruplarına gönderilmiştir.
Bulgular: Formu toplam 307 fizyoterapist cevaplamış, 14 katılımcının formu eksik veriler nedeni ile çıkartılmış ve 293 katılımcının verileri analiz edilmiştir. Çalışmada yer alan katılımcıların ortalama %65,2’si mobbinge maruz kaldığını beyan etmiştir. İşveren/amirin (n=139) %72,8 ile en yaygın mobbing kaynağı olduğu tespit edilmiştir. Kadınların erkeklerden daha fazla mobbinge maruz kaldığı belirlenmiştir (p<0,05). İş üretkenliği açısından cinsiyetler arasında farklılık yoktur (p>0,05). LPTE ve EİÜO skorları arasında pozitif yönde, anlamlı yüksek ilişki tespit edilmiştir(p=0,000, rho= 0.681).
Sonuç: Bu çalışmanın sonucunda Türkiye’de çalışan fizyoterapistlerin kadınlarda daha fazla olmak üzere yüksek oranda mobbinge maruz kaldığı belirlenmiştir. En çok işveren/amirler tarafından uygulanan mobbingin iş üretkenliğini olumsuz yönde etkilediği görülmüştür. Mobbing maruziyetinin azaltılarak iş üretkenliğinin arttırılması, fizyoterapinin hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayarak, hasta memnuniyeti ve tedavi çıktılarını iyileştirebilir.
Aim: The aim of this study is to determine the mobbing exposure and work productivity of physiotherapists and to examine the relationship between them.
Method: To determine the physiotherapists' mobbing exposure and work productivity in Turkey, the Leymann Inventory of Psychological Terror Inventory (LIPT) and the Endicott Work Productivity Scale (EWPS) were used respectively. A form including the LIPT, EWPS and an additional section questioning demographic data was sent to social media channels and e-mail groups used by physiotherapists.
Results: A total of 307 physiotherapists responded to the form. Due to missing data, 14 forms were excluded, so the data of 293 respondents were analyzed. On average 65.2% of the participants in the study reported that they were exposed to mobbing. It was determined that the most common source of the mobbing was employer/chief with rate of 72.8% (n=139). It was detected that females were exposed to mobbing more than males (p<0.05). There was no difference between the genders in terms of work productivity (p>0.05). A statistically significant positive high relationship was determined between the LIPT and EWPS scores (p=0.000, rho=0.681).
Conclusion: As a results of this study it was determined that physiotherapists working in Turkey, and particularly females, are exposed to a high level of the mobbing. It was seen that mobbing mostly is perpetrated by employers/chiefs affects work productivity in the negative direction. Increasing work productivity by reducing mobbing exposure can improve patient satisfaction and treatment outcomes by enabling physiotherapy to be performed quickly and effectively.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 14 Ağustos 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.