Amaç: Bu çalışmada üniversite öğrencisi kızlarda yeme tutumları ile duygudurum bozukluklarıarasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Araştırmanın örneklemi, İstanbul ilindeki sekiz farklı üniversitede eğitim görenve rastgele örnekleme yöntemi ile seçilen 189 kız öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada veritoplama araçları olarak Yeme Tutumu Testi (YTT) ve Duygudurum Bozuklukları Ölçeği (DBÖ) vearaştırmacı tarafından hazırlanan sosyodemografik bilgi formu kullanılmıştır.
Bulgular: Araştırmanın sonuçlarına göre, vücut kitle indeksinin duygudurum bozukluğu için riskfaktörü olduğu, ayrıca anne–baba ile beraber yaşama durumunun, anne ile olan ilişkinin, güniçerisinde herhangi bir öğünü aile ile aynı sofrada yeme tutumu sergilemenin, fast-food veyaabur cubur yeme sıklığının ve diyet yapma eğiliminin yeme tutum ve davranışlarını istatistikselaçıdan anlamlı olarak etkilediği ve yeme bozukluğu gelişmesi açısından bir risk faktörü olabileceğisaptanmıştır. Ek olarak, yeme tutumundaki bozulmaların duygudurumda bozulmaya nedenolabileceği tespit edilmiştir.
Tartışma ve Sonuç: Araştırma sonucunda yeme tutum ve davranışlarının duygudurum üzerindeanlamlı ve pozitif bir etkisi olduğu görülmüştür. Kişilerin aile sofrasına oturma alışkanlıklarının,anne–baba birlikteliğinin, abur cubur yeme ve sık diyet yapma eğilimlerinin duygudurum bozukluğubelirtilerini istatistiksel olarak anlamlı şekilde etkilediği bulunmuştur. Dolayısıyla bu faktörlerleilgili özelliklerin duygudurum bozukluğu açısından risk faktörü oluşturabileceği kanaatinevarılmıştır. Sonuç olarak; söz konusu faktörlere yönelik çocukluktan itibaren alınacak tedbirlergerek yeme bozukluğunun gerekse duygudurum bozuklarının ortaya çıkışını önlemeye yardımcıolabilir. Bu konuda daha geniş kapsamlı çalışmaların yapılmasının uygun olacağı kanaatinevarılmıştır.
yeme tutumları duygudurum bozuklukları üniversite öğrencileri
Aim: This study aims to examine the relationship between eating attitudes and mood disorders of female university students.
Materials and Methods: One hundred and eighty-nine female university students randomly selected from eight universities in the province Istanbul participated the study. The Eating Attitudes Test (EAT), the Mood Disorder Questionnaire (MDQ), and the sociodemographic questionnaire that was prepared by the researcher were used as the data collection tools.
Results: The body mass index affects the changes in the mood significantly and establishes risk factors on the mood changes. According to the results of this study, parental status, relationship with the mother, dining together with the family, the frequency of eating junk food, and diet tendencies statistically significantly affect the eating attitudes and habits and establish a risk factor for developing eating disorders. Spearman’s correlation analysis showed a positive correlation between eating attitudes and mood disorder symptoms.
Discussion and Conclusion: According to the results of the study, disordered eating attitudes and behaviors affect the changes in the mood significantly and that these factors may contribute to the risk factors for developing mood disorders. Medical interventions to be started from the childhood to cope with these factors may help prevent both eating disorders and mood disorders. Further research is recommended on these issues.
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
---|---|
Bölüm | ORJİNAL MAKALE |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2016 |
Kabul Tarihi | 19 Nisan 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 21 Sayı: 2 |
This Journal licensed under a CC BY-NC (Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0) International License.