Bu çalışmada Türk-Amerikan ilişkilerinin kurulma gelişme süreci incelenecektir. İkinci Dünya Savaşı’nın yıkıcı etkilerinden korunmayı başaran Türkiye, savaş sonunda yalnız kalmıştır. Sovyetler Birliği’nden gelen toprak talepleri karşısında Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile ilişkilerini geliştirmek istemiştir. Türk-Amerikan ilişkilerinde bir dönüm noktası olan 1947 yılından itibaren, Türk-Amerikan ilişkileri gelişmeye başlamıştır. 1947 Anlaşması ile Türk-Amerikan ilişkileri kurumsal bir yapıya oturmaya başlamıştır. Türkiye’nin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) üyeliği ile beraber ABD ve batı dünyası ile ilişkiler ittifak boyutuna gelmiştir. NATO üyeliği ile Türkiye, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) tehlikesine karşı ittifak ortağı olduğu NATO’nun desteğini görmeye başlamıştır. NATO üyeliği sonrası Türk-Amerikan ilişkilerinin her alanda uyumlu ve altın çağının yaşandığı bir dönem olarak değerlendirilebilir. Soğuk Savaşın şiddetini artırdığı sırada Türkiye, ABD ile her alanda uyumlu ilişkiler geliştirmeye başlamıştır. Türkiye, dış politikasını, ulusal stratejisini ABD ve NATO’ya göre uygulamaya başlamıştır. NATO üyeliği ile beraber Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönem başlamıştır. Türkiye, askeri olarak NATO’nun güvenlik şemsiyesi altına girmiş, batı ile olan ilişkileri kurumsal bir yapıya oturmaya başlamıştır. Bu çalışma 1947-1954 yılları arası temel alınarak, Türk-Amerikan ilişkilerinin kuruluş ve gelişme süreci anlatılarak, Türk-Amerikan ilişkilerinin kuruluş sürecindeki etkenler değerlendirilecektir.
In this study, the process of establishment and development of Turkish-American relations will be examined. Having managed to protect itself from the devastating effects of the Second World War, Turkey was left alone at the end of the war. In the face of territorial demands from the Soviet Union, Turkey wanted to improve its relations with the United States. Since 1947, which was a turning point in Turkish-American relations, Turkish-American relations have begun to develop. With the Agreement of 1947, Turkish-American relations began to be based on an institutional structure. With Turkey's membership in NATO, relations with the United States and the western world have become an alliance. With its membership in NATO, Turkey has begun to see the support of NATO, with which it is an alliance partner against the danger of the USSR. After NATO membership, there has been a period of harmonious and golden age of Turkish-American relations in all areas. As the severity of the Cold War increased, Turkey began to develop harmonious relations with the United States in all areas. Turkey has started to implement its foreign policy and national strategy in accordance with the United States and NATO. With the accession to NATO, a new era has begun in Turkish-American relations. Turkey has come under the security umbrella of NATO militarily, and its relations with the west have begun to take on an institutional structure. Based on this study dec the period from 1947 to 1954, the process of the establishment and development of Turkish-American relations will be described and the factors in the process of establishing Turkish-American relations will be evaluated.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 4 Sayı: 1 |
ANADOLU STRATEJİ DERGİSİ / JOURNAL OF ANATOLIAN STRATEGY e-ISSN: 2687-5721