Dil, başta insanlık olmak
üzere hiçbir canlının kendisinden vazgeçemeyeceği bir sosyalleşme ve iletişim
aracıdır. Varlığın oluşumundan bugüne önemini ve değerini asla yitirmeyen dilin
kazanılması her zaman önemini koruyan bir gerçek olmuştur. Bu sebeple
anadillerle yetinilmeyerek diğer dillerin öğrenim çabaları doğmuş ve sistematik
eğitim planlamalarına geçilmiştir. Sarf edilen emeklerle ulaşılmak istenen nokta
ise başarı denen ölçme ve değerlendirme yeterliliği olmuştur. Ancak bazı
topluluklar ve ülkeler bunu gerçekleştirmede başarılı addedilirken kimileri ise
başarısız kabul edilir. Türkiye gibi sistematik eğitim-öğretim mazisi bin
yıldan fazla bir geçmişe dayanan ülkenin bu derece köklü tecrübesine rağmen dil
eğitiminde başarılı olunduğu söylenmemektedir. Bu sebeple Türkiye şartlarında yabancı
bir dil öğrenmenin mümkün olmadığı, gerçek manada başarının ancak yurt dışı eğitimiyle
gerçekleştirileceği görüşü hakimdir. Öte yandan dil eğitiminde başarı veya
başarısızlığın sınırları tam olarak belirlenmezken öğrenilen hedef dillerle
Türkiye’nin pedagojik, jeopolitik, sosyolojik ve dilbilimsel açıdan sahip
olduğu şartlar bir bütün halinde göz önünde bulundurulmamaktadır. Tüm bunların
sonucunda yanlış bilinenler üzerine kurulu bir dil eğitim anlayışı hakim konuma
gelmiştir.
Bu çalışmada, dil
eğitiminin vazgeçilmez aşaması olan ölçme değerlendirmede başarı ve
başarısızlık olgularının tam olarak neyi ifade edebileceği üzerinde
durulacaktır. Bu sebeple de global boyutta gerçekleştirilen İngilizce
eğitiminin dünya ülkeleriyle Türkiye’deki başarı durumu kıyaslanacaktır.
Sürekli dile getirilen “Türkiye’de dil eğitiminin başarısız olduğu” tezinin ne
denli objektif olduğu sorusunun cevabı yanıtlanmaya çalışılacaktır. İngilizce
eğitiminde başarılı ve başarısız olarak kabul edilen ülkelerden hareketle
başarı ve başarısızlık ölçütleri daha objektif bir perspektifte
değerlendirilecektir. Bu sayede gerek yabancı dil eğitimini sürdüren kimselerin
daha gerçekçi bir eğitim anlayışı gerekse Türkiye’de yabancı dil eğitim
politikasını dizayn edip uygulayan kimselerin yürütecekleri faaliyetlerinin
imkan, sınır ve kapsamı daha sağlıklı bir zemine oturtulabilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 7 |