Osmanlı Devleti’nin önemli şehirlerinden olan Ankara, coğrafi konumu ve elverişli iklimi sayesinde tiftik keçisi yetiştiriciliğinde ön plana çıkmayı başarmıştır. Bu sayede elde edilen tiftik yününe ve üretilen sofa dayalı bir ticaretin gelişmesi, şehri 16. yüzyıldan itibaren Avrupalıların da ilgi duyduğu önemli bir ticari merkez haline getirmiştir. 16. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar yoğun bir tiftik ipliği ve sof ticaretine merkezlik yapan Ankara, yerli tacirlerin yanı sıra pek çok yabancı tacir taifesinin de buluşma noktası olmuştur. Şehirden topladıkları iplik ve sofları önce İzmir’e, oradan da Avrupa’ya götüren ve özellikle Venedik, Fransa, Hollanda ve İngiltere menşeli olan bu tacirlerin can ve mal güvenlikleri ahidnamelerle ve devlet imkânlarıyla güvence altına alınmaktaydı. Ancak buna rağmen, zaman zaman gerek reayadan gerekse askeri kesimden bazı kimseler tarafından özellikle ticari faaliyetlerinin ve kazançlarının engellenmesine yönelik yapılan kanunsuzluklara maruz kalmışlardır. Bu durum karşısındaki çözüm arayışlarını elçileri vasıtasıyla İstanbul’a müracaat etmek suretiyle gerçekleştirmişlerdir. Ancak kendilerine yapılan kanunsuzlukları, gerek ahidnamelerde belirlenen haklarla gerekse Osmanlı kanunlarıyla gidermeye çalışan bu tüccar topluluğundan bazılarının ise, ticari faaliyetlerinin özellikle vergisel kısımlarında zaman zaman bir takım kanunsuzluklara yöneldikleri görülmüştür. Bu doğrultuda, çalışmada bahsi geçen konular arşiv kaynaklarının döneme ait belgeleriyle örneklendirilmek suretiyle ele alınmış ve ayrıca konuyla ilgili doğrudan ve dolaylı olarak yapılmış çalışmalarla desteklenmiştir.
Ankara, which is one of the important cities of the Ottoman Empire, has succeeded to become an important actor in the angora goat breeding thanks to its geographical location and favorable climate. The development of a trade based on angora wool and mohairs produced in this way made the city an important commercial center, which attracted the attention of Europeans since the 16th century. Ankara, which was the center of an intense mohair yarn and angora wool trade from the 16th to the 18th centuries, was the meeting point of many foreign merchant groups as well as local merchants. Safety of these merchants and their goods, who were primarily from Venice, France, the Netherlands and England, who took the threads and mohairs they collected from the city and shipped to Izmir and then to Europe, were secured by ahdnamas and state facilities. However, despite this, they were subjected to lawlessness from time to time by some people from both the public and the military sector, especially to prevent their commercial activities and earnings. They seek for a solution in this situation by applying to Istanbul through their ambassadors. However, it has been observed that some of these merchant communities, which tried to eliminate the lawlessness against them with the rights specified in the ahdnamas and the Ottoman laws, sometimes turned to some lawlessness especially in the tax-related parts of their commercial activities. In this regard, the issues mentioned in this research were studied by exemplifying the documents of the archive resources of the period and were also supported by direct and indirect studies on the subject.
Ankara Angora wool Mohair Foreign merchants Illegality 18th century
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Şubat 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 15 |