Since Husserl thinks that there is no numen behind the phenomena and thus, they (phenomena) reveal their essences, he has wanted to establish phenomenology as a science of reaching these essences. However, Heidegger, considering the taking of being into bracket in Husserl’s phenomenology problematic, has stated that what really needs to be investigated is the Being (which is a distinctive phenomenon). Heidegger has discussed Being in many ways, arguing that other phenomena are visible to the extent that Being manifests itself. In this study, the investigation of the Being through phenomenology has been carried out by paying attention to the path followed by Being and Time. Heidegger firstly has discussed phenomenology by looking at the meanings of the concepts of phenomenon and logos. Phenomenon signifies self-expression, and logos signifies mind, word and relationship. Based on these concepts, Heidegger focuses on the relationships between phenomenology and Being, mind, hermeneutics, language and Dasein. Since phenomenology questions the existence of beings, it is also ontology. But since the whole investigation ultimately is tied in Dasein (at least in the early works of Heidegger), it is stated that Dasein must be made transparent in its own being. In short, here, by considering Husserl’s understanding of phenomenology, it is discussed how Heidegger has made use of phenomenology while investigating Being. Thus, it has tried to look at phenomenology from Heidegger's perspective.
Husserl fenomenlerin ardında bir numen olmadığını ve böylece fenomenlerin özlerini ifşa ettiğini düşündüğünden fenomenolojiyi bu özlere ulaşmanın bir bilimi olarak kurmak istemiştir. Ancak Heidegger, Husserl’in fenomenolojisinde Varlığın ayraca alınmasını sorunlu görerek, asıl soruşturulması gerekenin (ayırt edici anlamda fenomen olan) Varlık olduğunu belirtmiştir. Heidegger, Varlığın kendini göstermesi ölçüsünde diğer fenomenlerin görülenebilir olduğunu ileri sürerek Varlığı birçok açıdan ele almıştır. Bu çalışmada Varlığın fenomenoloji aracılığıyla soruşturulması, özellikle Varlık ve Zaman’ın izlediği yola dikkat edilerek gerçekleştirilmiştir. Heidegger, fenomenolojiyi ilkin fenomen ve logos kavramlarının anlamlarına bakarak ele almıştır. Fenomen kendini göstermeyi, logos ise aklı, sözü ve ilişkiyi işaret eder. Heidegger bu kavramlardan yola çıkarak fenomenoloji ile Varlık, akıl, hermeneutik, dil ve Dasein arasındaki ilişkilere odaklanır. Fenomenoloji, varolanların varlıklarını soru konusu ettiğine göre o aynı zamanda ontolojidir de. Ama tüm soruşturma nihayetinde (en azından Heidegger’in ilk dönem eserlerinde) Dasein’da düğümlenir ve bu nedenle Dasein’ın kendi varlığı içerisinde şeffaf kılınması gerektiği belirtilir. Kısacası burada Heidegger’in Varlığı soruştururken fenomenolojiden nasıl yararlandığı, Husserl’in fenomenoloji kavrayışı da göz önüne alınarak ele alınmış, böylece fenomenolojiye Heidegger cephesinden bakılmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 19 |