Amaç: Doğumsal brakiyal pleksus paralizisine bağlı omuzda internal rotasyon kontraktürü gelişmiş olgularda subskapularis ve pektoralis majör kaslarının serbestleştirilmesi ve latissimus dorsi/teres majör kaslarının rotator manşete transferinin sonuçları değerlendirildi.
Çalışma planı: Yetmiş hastada (44 erkek, 26 kız; ort. yaş 7.6; dağılım 2-16) latissimus dorsi/teres majör kaslarının rotator manşete transferi yapıldı. On dokuz olguda C5-C6, 16’sında C5-C7, 35’inde C5-T1 spinal köklerinde hasar vardı. Kırk altı olguda subskapularis kasının skapula ön yüzünden serbestleştirilmesi, 55 olguda pektoralis majör kasının parsiyel tenotomi ile uzatılması uygulandı. Glenohumeral eklem ön-arka direkt grafiler ve aksiyel manyetik rezonans görüntüleri ile değerlendirildi. Waters ve Peljovich sınıflamasına göre tip I ile tip II’ye uyan deformiteleri olan olgulara ameliyat uygulandı. Hastalar ameliyat öncesi ve sonrası ölçülen eklem hareket açıklığı değerleri ve Mallet skorlaması ile değerlendirildi. Ortalama izlem süresi 37.9 ay (dağılım 24-64 ay) idi.
Sonuçlar: Ameliyat sonrasında aktif abdüksiyon ve eksternal rotasyon açıları ortalamaları sırasıyla 132.6° (dağılım 90-170°; ortalama artış 60.3°) ve 81.1° (dağılım 30°-100°; ortalama artış 58.7°) ölçüldü. Ameliyat sonrası Mallet skoru ortalamaları abdüksiyon ve eksternal rotasyonda 3.9; eli başa, ağza ve sırta götürmede sırasıyla 3.7, 3.4 ve 2.5 bulundu. İzlem döneminde ciddi bir komplikasyonla karşılaşılmadı.
Çıkarımlar: Omuz hareketlerinin restorasyonu için uyguladığımız rekonstrüksiyonlar, hafif glenohumeral eklem deformitesi olan hastalarda tatmin edici düzeyde omuz abdüksiyonu ve eksternal rotasyon sağlamaktadır.
Objectives: We evaluated the results of the subscapularis and pectoralis major muscle releases and the transfer of latissimus dorsi/teres major muscles to the rotator cuff in patients with internal rotation contractures due to obstetric brachial plexus palsy.
Methods: Seventy patients (44 boys, 26 girls; mean age 7.6 years; range 2 to 16 years) underwent transfer of the latissimus dorsi/teres major muscles to the rotator cuff. Spinal root involvement was at C5-C6 in 19 patients, at C5-C7 in 16 patients, and at C5-T1 in 35 patients. In 46 patients, the subscapularis muscle was released from the anterior surface of the scapula, and in 55 patients, the pectoralis major muscle was released by fractional tenotomy. The glenohumeral joint was evaluated by anteroposterior direct graphies and axial magnetic resonance scans. According to the WatersPeljovich grading system, all the patients had type I or type II deformities. Pre- and postoperative range of motion values and Mallet scores were compared. The mean follow-up period was 37.9 months (range 24 to 64 months).
Results: The mean shoulder abduction increased to 132.6° (range 90° to 170°; mean gain 60.3°) and external rotation increased to 81.1° (range 30° to 100°; mean gain 58.7°). The mean postoperative Mallet scores for global abduction and external rotation were 3.9; hand-to-head, to-mouth, and toback scores were 3.7, 3.4, and 2.5, respectively. No serious complications were seen during the follow-up period.
Conclusion: The results of reconstruction techniques employed in our study show satisfactory increases in shoulder abduction and external rotation in patients with a minimal glenohumeral deformity.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Orijinal Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Eylül 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2004 Cilt: 38 Sayı: 3 |