Bu
makale bürokratik sisteme katılmayı ve Memlük idarî kurumlarında üst makamlara
gelmeyi başaran ve sonunda büyük güç ve siyasî otorite elde eden zanaatkârların
ve halktan kimselerin kariyerlerini incelemektedir. Bu dönemde sufi şeyhler,
ortak kökenli erkekler ve Memlük hayırseverliğinin faydalanıcıları güçlü ve
yetkili figürler olarak ortaya çıktılar, aristokrasi ve halk tarafından eşit
ölçüde saygı gördüler. Ayrıca otoriteler tarafından esnek ve yeni bir tutumun
ardından yeni ayrıcalıklı gruplar Cuma camilerinin kurucuları olarak görülmektedir.
Dönemin tarihçileri tarafından sıklıkla eleştirilen bu sosyal akışkanlık, akademik
eğitimli nüfusun büyük bir kısmına ulaştıran Memlük aristokrasisinin dindar
himayesinin bir sonucuydu. Memlük döneminin sonlarına doğru, dinî kurumların
yapısı da düzleşmişti: sufî hizmetlerin yer aldığı Cuma camileri eski medrese
ve hankâhların yerini aldı. Bu makale dönemin görsel sanatlarının, toplumsal
değişimleri sanatsal himayenin yeni yönleriyle birlikte nasıl yansıttığını da
tartışmaktadır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Çeviri Makaleler |
Yazarlar | |
Çevirmenler |
Zeynep- Erçetin Dağınık Bu kişi benim Seriyye Akan Bu kişi benim |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 2 |
Akademik Platform İslami Araştırmalar Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.