Modernite ile yoğrulan zihinlerimiz neyi nasıl düşüneceğimizin yöntemini seçip çerçevesini çizmektedir. Felsefi derinliğe ihtiyaç duymadığımız günlük yaşam pratikleri içinde o çerçevenin dışına çıkmak aklımıza bile gelmemekte, maruz kaldığımız şey ne ise artık bizim için gerçek o olmaktadır. Örneğin Orta Çağ denildiğinde zihnimizde beliriveren istisnasız karanlık bir dönemdir. Düşünce ve yaşama biçimini dini kuralların belirlediği bu zaman diliminde insanın akıl ve bilimden uzak olduğuna kaniyizdir. Orta Çağ insanı medeniyetin gerisinde ilkel, barbar ve vahşidir. İradesi de hakları da yoktur. Oysa modernite tarafından Aydınlanma’nın konumlandırıldığı Yeni Çağ’ı hazırlayan süreç Orta Çağ’dır. Aksini iddia eden modernite ise uygun görmediği ne varsa Orta Çağ ile ilişkilendirmekte, kurguladığı karanlık dehlizlerine hapsetmektedir. Buna en başta İslam ve Müslümanların büyük bir çoğunluğunu oluşturduğu Batı dışı toplumlar dâhil edilmektedir. Thomas Bauer, Neden İslam’ın Orta Çağı Yoktu adlı eserinde Batı’nın takındığı bu tutumun sorunlu yanlarını ortaya koymaya çalışmaktadır.
Orta Çağ İslam Doğu Batı Medeniyet Oryantalizm Ötekileştirme.
Orta Çağ İslam Doğu Batı Medeniyet Oryantalizm Ötekileştirme.
Orta Çağ İslam Doğu Batı Medeniyet Oryantalizm Ötekileştirme.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Kitap Tanıtımları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 1 |
Akademik Platform İslami Araştırmalar Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.