Sanat Tarihi alanında Adem ile Havva’nın kutsal kitaplarda
yer alan hikayelerini anlatan resimler önemli yer tutmuştur.
Bu eserlerin birçok sanatçı tarafından farklı teknik (minyatür,
yağlıboya, fresk, mozaik vb.) ve kompozisyonlarda yapıldığı
bilinmektedir. Adem ve Havva’nın yaratılışı ile başlayarak,
yasak meyvenin yenmesi ve ardından cennetten kovulmaları
şeklinde anlatılan ikonografi sanatçıların bireyselliği ile eserlerinde
uygulanmıştır. İslam coğrafyasında minyatürlerde, Hristiyan
coğrafyasında ise Batı tarzı resimlerde Adem ile Havva’nın
çok sayıda betimini görmek mümkündür. Bu tasvirlerin ikonografileri
üzerinden birbirleri ile karşılaştırmaları ve analizleri,
Alman Sanat Tarihçi Erwin Panofsky’nin ortaya koyduğu görsel
sanatlarda anlam teorisi olarak niteleyebileceğimiz İkonografik
ve İkonolojik Eleştiri Yöntemi’ne uygun olarak değerlendirilmiştir.
Eserlerin geleneklerine bağlılığı, sanatçıların
bireyselliği, Adem ile Havva betimlemelerinin gelişmişliği ve
birbirleri ile benzerlik ve farklılıkları üzerinde durulmuştur.
Adem ve Havva ikonografisi; Adem’in Yaratılışı ve Meleklerin
Adem’e Secdesi, Havva’nın Yaratılışı, Yasak Meyve ve
Cennetten Kovulma başlıkları altında resimlerle incelenmiştir.
Çalışmaya konu olan minyatürler ve Batı tarzı resimler ait oldukları
toplumların öğretileri de dikkate alınarak birbirleri ile
karşılaştırılmıştır. Adem ve Havva’nın yaşam hikayesi üzerine
dünyada sayısız resim bulunmakla beraber, bu çalışmaya
hepsini dahil etme imkanı olmaması sebebiyle spesifik eserler
seçilmiştir. Çalışmada; Kur’an-ı Kerim kaynaklığında İslam
sanatçıları tarafından oluşturulan Falname, Kısassü’l-Enbiya,
Hadikatü’s-Süeda, Menafi El-Hayvan, Kitab’el-Asar el Bakiya
ve Zübdetü’t Tevarih gibi eserlerde yer alan minyatürler ile
Batı sanatında Michelangelo Buonarroti, Hugo Van der Goes,
Hieronymus Bosh, Albrecht Dürer, Jan Bruegel, Paolo Uccello,
Massaccio, Charles-Joseph Natoire ve Tiziano Vecellio gibi
ünlü sanatçıların Tevrat ikonografisi üzerinden yapmış oldukları
resimlere yer verilmiştir. İslam sanatında minyatürlerde
iki boyutlu uygulamalar ile perspektif anlayışının olmayışının
yanı sıra Batı sanatındaki üç boyutlu resmetme geleneği, derin
perspektif uygulamaları, canlı renkler ve gerçekçilik Erwin
Panofsky’nin anlam teorisini karşılamaları açısından oldukça
önemlidir. Tüm bu eserlerde özellikle Şeytan ve yılan tasvirlerindeki
çeşitlilik, Adem ile Havva’nın yasak meyve sahnesinden
önceki ve sonraki durumlarını ifade eden sembolik uygulamalar
ve yasak meyvenin resimlerde elma olarak nitelenmesi durumu
dikkat çekici noktalar olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 21 |
Akademi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.