Eğlence; en basit ifadeyle insanoğlunun yemek, barınmak kadar öncelikli bir ihtiyacı değilse bile hem fiziksel, hem de zihinsel bakımdan rahatlayıp yenilenmek ve daha kaliteli yaşamak için yöneldiği bir davranış olarak açıklanabilir. Bu temel ihtiyacı karşılamak isteyen insan, günlük ve bireysel hayatında oyun, şaka gibi çeşitli yollarla buna imkan bulur. Ancak insanlar bunun ötesinde, toplumsal ölçekli büyük doyumlar için de tarih boyunca türlü vesileler üretmiştir. Birçok toplumda, tabiattaki dönüşümü takip etmek, dinî inançları ifade etmek yahut insan hayatında mihenk taşı konumundaki doğum, evlilik gibi vakaları abartılı törenlerle duyurmak gibi yollarla insanın bu sosyalleşme ve rahatlama ihtiyacı bir şekilde karşılanmıştır.
Diğer toplumlarda olduğu gibi Osmanlı toplumunda da insanların bir araya gelip eğlenmesi şeklinde ortaya konulan bu merasimler, özellikle saray ve yönetici çevresinin öncülüğünde, çeşitli sebeplerle farklı ad ve mahiyette gerçekleştirilmiştir. Bu eğlencelerin coşkulu bir şekilde geçmesi için verilen desteklerin başlıca sebebi, padişah ve üst kademedeki devlet erkanının kendilerini, aile efradını veya yakın çevresini eğlendirmek için yaptıkları merasimler olması ile açıklanamaz. Bunun ötesinde padişahın halkla bütünleşip farklı kesimleri kaynaştırması, insanların rahatlayıp yenilenmesine olanak sağlanması, toplumun sosyal, psikolojik ve siyasi durumlarının gözlemlenmesi, kazanılan zaferlere dikkat çekilerek devletin gücünün halka ve rakip devletlere gösterilmesi, ayrıca şenlikler için yapılacak harcamalarla ekonomiye katkı sağlanması gibi eğlencelerin önemli işlevleri bulunmaktaydı. Bunlara bağlı olarak eğlencelerin ölçeği de değişebilmekteydi.
Bu tür halka açık eğlenceler; yukarıda açıklanan sebeplerin de etkisiyle ordunun sefere çıkması yahut zafer kazanması, ramazan, bayram, padişah oğul ve kızlarının doğum, sünnet ve düğünleri gibi olay ve zamanlar, yani türlü vesileler aracılığıyla farklı boyutlarda gerçekleşir. Toplumsal hayattaki hemen her şey gibi bu eğlenceler de edebi ürünlere farklı dikkat ve yaklaşımlar çerçevesinde konu olmuştur. Şenliklerin kendisi gibi söz konusu edebî yansımaları da bu eğlencelerde yaşananların ötesinde, toplumun o dönemdeki sosyokültürel durumunun eğlence anlayışından hareketle genel bir resmini çizmek için oldukça önemlidir (Basat 2015: ETÜ Edebiyat Söyleşileri).
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 5 Sayı: 2 |