Cumhuriyet kurulduktan sonra okul, ulus devletin değerlerinin vatandaşlara aktarılmasında ve içselleştirilmelerinde önemli bir görevle yüklenmiştir. Tüm eğitim kurumlarında eğitimin amacı öğrencilerde ulusal bir karakter oluşturmaktı. Başka bir deyişle okulun görevi öğrencileri Türk olmaktan şeref duyan, Kemalizm’e bağlı, Türkiye devletinin yönetimine ve Türk ulusuna karşı ödev ve sorumluluklarını bilen “gerçek” Türk vatandaşı yetiştirmekti. Bu amaçla bu ulusal değerleri yücelten ve her şey devlet ve rejim için ülküsünü aşılayan ders kitapları hazırlandı ve ulusal törenler organize edildi. Bunun için izcilik, milli sportif törenler, milli bayramlar, andımız, marş gibi ritüellere ağırlık verildi. 1932 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip tarafından yazılan, o günden yakın bir tarihe kadar her sabah ilkokul öğrencileri tarafından okunan “Andımız” metni de Cumhuriyetin millilik vasfına hizmet eder. Rejimin genç ve ateşli Bakanı Dr. Reşit Galip‘in kaleme aldığı bu metin tüm ilkokullarda bir seremoni şeklinde öğrencilere okutulmaktaydı. Uluslaştırma işlevi gören bu yemin töreninin her gün tekrarlanmasıyla rejim, ilerleme temasını kullanarak, yeni nesli terbiye etmeyi, onları ortak bir ülkü etrafında bir araya getirmeyi hedefledi. Bu dönemde ve devamında çocuk devletin olarak görüldü.
Bu çalışmada “Andımız” metni Türkiye Cumhuriyeti’nin eğitim ideolojisi bağlamında analize tabi tutulacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 12 |