The domination over Iran was of great importance throughout history, both for the Ottoman State and for Russia. The First World War was an important opportunity for two states to gain the advantage in this region. The struggle intensified during the First World War ended for a while with the Bolshevik Revolution. In this struggle of Ottoman State in Iran Tehran Embassy had a great importance. In this work the Ottoman-Russian struggle in Iran will be examined from the beginning of the First World War until the Bolshevik Revolution. Competion over this region between two states is very old but in this study will mainly be examined period of 1913-1917. Before the First World War, both the Ottoman State and Russia had made intensive efforts to gain influence over Iran. With the beginning of the war, the struggle turned into a military conflict. Already during the First World War, Iran had an important role in the war plans of the Ottoman State and Germany. For this reason, the Ottoman State and Germany tried to carry out the gang war in Iran and Russians responded in the same way. In the Rauf Bey project, which was implemented in Iran, and the activities carried out through Teşkilat-ı Mahsusa Tehran Ambassador Asım Bey was assigned to provide comminication. In addition to this, Asım Bey tried to reduce the Russian influence in Iran and tried to make Iranan ally of the Ottoman State. The struggle turned in favor of Russia over time but after the Bolshevik Revolution Russians lost their active position in Iran. In this study, the struggle within the period will be evaluated in the light of the archival documents
İran üzerinde hakimiyet kurmak gerek Osmanlı Devleti gerekse Rusya için tarih boyunca büyük önem arz etmiştir. Birinci Dünya Savaşı iki devlet için bu bölgede avantaj elde etmek için önemli bir fırsat olmuştur. Birinci Dünya Savaşı sırasında şiddetlenen mücadele Bolşevik İhtilali ile birlikte bir süre için sona ermiştir. Osmanlı Devleti’nin İran’da yürüttüğü bu mücadelede Tahran Sefareti büyük önem taşımıştır. Bu çalışmada Birinci Dünya Savaşı’nın öncesinden başlanarak Bolşevik İhtilali’ne kadar İran’da yaşanan Osmanlı-Rus mücadelesi incelenecektir. İki devlet arasında bu bölge üzerinde rekabet çok eski olmakla beraber bu çalışmada esas olarak 1913-1917 yılları arası mercek altına alınacaktır. Birinci Dünya Savaşı’nın öncesinde gerek Osmanlı Devleti gerekse Rusya İran üzerinde nüfuz kazanabilmek için yoğun çaba göstermişlerdir. Savaşın başlaması ile birlikte mücadele askeri çatışmaya dönüşmüştür. Zaten Birinci Dünya Savaşı sırasında İran, Osmanlı Devleti’nin ve Almanya’nın savaş planları içinde önemli bir yere sahip olmuştur. Bu nedenle askeri mücadelenin yanı sıra Osmanlı Devleti ve Almanya İran’da çete savaşı yürütmeye çalışmış Ruslar da buna aynı şekilde karşılık vermişlerdir. İran’da uygulanan Rauf Bey projesinde ve Teşkilat-ı Mahsusa aracılığıyla yürütülen faaliyetlerde Tahran Büyükelçisi Asım Bey iletişimi sağlamakla görevlendirilmiştir. Buna ek olarak Asım Bey İran’da Rus nüfuzunu azaltmayı ve İran’ı Osmanlı Devleti’nin müttefiki haline getirmeyi denemiştir. Mücadele zaman içinde Rusya’nın lehine dönmüş ancak Bolşevik İhtilali sonrasında Ruslar, İran’da etkin konumlarını kaybetmişlerdir. Bu çalışmada söz konusu dönem içindeki mücadele, arşiv vesikaları ışığında değerlendirilecektir
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 4 Sayı: 11 |