Modern ülkelerde nüfus içerisindeki yaşlı oranı giderek artarken yaşlılar hayatlarının son dönemlerinde hayatın zor koşullarıyla mücadelede savunmasız bir pozisyona düşerek birçok sorunla karşı karşıya kalmaktadır. Hastalıklara yakalanma ihtimalinin artması, bedenin ve zihnin gücünü kaybetmesi, toplum içindeki konumun zayıflaması, dışlanma ve yalnızlık bu sorunların başında gelmektedir. Bu sorunlar aynı zamanda afet dönemlerinde yaşlıların afetlerle mücadelede daha savunmasız bir kategoride yer almasına neden olmaktadır. Afetler ortaya çıktığı toplumun tamamını etkilese de bu etkiler toplumun farklı kesimlerine orantısız bir biçimde yansımaktadır. Yaşlı bireyler diğerlerine göre afetlerin olumsuz etkilerine daha fazla maruz kalmakta ve daha fazla zarar görebilmektedir. Bu çalışmada sosyal savunmasız bir grup olarak yaşlıların COVID-19 ile mücadelede yaşlıların deneyimlerine odaklandı. Nitel yöntemin ve görüşme tekniğinin kullanıldığı çalışmada kadın ve erkeklerden oluşan 20 yaşlı birey ile görüşme gerçekleştirildi. Çalışmada COVID-19 sürecinde yüksek risk grubunda bulunan 65 yaş üstü kişilerin zorlandıkları alanları ön plana çıkarmaya çalışıldı. Sokağa çıkma yasağının izole hayatların oluşması, yalnızlık düzeylerinin yükselmesi ve olumsuz psikolojik etkilerinin oluşturması gibi yan etkilerinin olduğu tespit edildi. Ancak yaşlı bireylerin en büyük sosyal desteğinin ailesinden ve yakın çevresinden alması bu yan etkilerin hafifletilmesinde belirleyici olduğu sonucuna varıldı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 7 Sayı: 9 |