As a discipline of which terminological
foundations have not been solidified in Turkish, semiotics is undoubtedly able
to present excellent possibilities of analysis to many stories. The author's
transition to the pragmatic level will undoubtedly increase the literary value
of the text. However, this is only possible with a metaphorical analysis.
Namely, there is a great consistency between the type A metaphor and placing
the text on the pragmatic level. Semiotic analysis requires metaphorical
assessment; therefore, it is imperative to master the terminology of semiotics.
It will be best to start the analysis not only with the transition of sembol and simge, but also with the changes the signifier goes through in the layer
between reader and sign. Because every element used by people to think, is in
fact a sign. As long as the role of the signs while creating a text is not
limited with the text and the sign can be anatomized, the metaphorical
continuity can be guaranteed. This operation is both simple and complicated,
both commonplace and out of the ordinary. To experience this, we will use
Bühler’s Organon-model, the Divergence view of Searle, and the possibilities of
analysis of the speech act in the story “Vav’lar”. Especially the differences
between locutionary, illocutionary and perlocutionary acts will facilitate the
understanding of the pragmatic level.
Sabahattin Kudret Aksal Semiotics John R. Searle Karl Bühler Organon-modell
Bizde henüz kavramsal temelleri dahi sabitlenmemiş bir disiplin olan semiotik (işaret teorisi) birçok hikâyenin tahlilinde müthiş çözümleme olanakları sunmaya muktedirdir. Yazarın pragmatik katmana geçmesi şüphesiz metnin edebi değerini yükseltecektir. Fakat bunun çözümlenmesi sadece metaforik değerlendirme ile mümkündür. Yani metaforun A Tipi olması ile metnin pragmatik katmanda konuşlanması arasında büyük bir tutarlılık vardır. Semiotik çözümlemenin metaforik değerlendirmeyi gerektirmesi de evvela semiotiğin terminolojisine vakıf olmayı gerektirir. Sadece “sembol” ve “simge” geçişi ile değil; aynı zamanda gönderilenin işaret ve okur arasındaki katmanda geçirdiği değişiklikler ile tetkike başlamak en makulü olacaktır. Zira insanların düşünmek için kullandığı her öge esasında bir “işaret”tir. İşaretlerin bir metni oluşturmaktaki rolü metinle sınırlı olmadığı ve işaret açımlanabildiği sürece metaforik süreklilik de teminat altına alınır. Bu işleyiş basit olduğu kadar karmaşık ve günlük hayata ait olduğu kadar günlük hayatın dışındadır. Bunu kısmen tecrübe etmek için Sabahattin Kudret’in “Vav’lar” isimli eseri üzerinde Bühler’in Organon Modeli, Searle’ün divergence bakışı ve nihayet dil-eylem’in çözümleme olanakları kullanılmaya çalışılacaktır. Bilhassa lokasyonel, illokasyonel ve perlokasyonel eylemler arasındaki farklar pragmatik katmanı idrak etmeyi daha da kolaylaştıracaktır.
Sabahattin Kudret Aksal Semiotik John R. Searle Karl Bühler Organon modeli
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 9 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 2 Sayı: 4 |
ISSN: (online) 2602-2567