The
concept of “governance”, which has gained considerable importance in the field
of public administration after the 1980s, includes a purposeful effort,
guidance, control and management to achieve a certain goal. Although there is
no certainty about the definition of governance; Transparency, accountability,
participation, the rule of law, egalitarianism, effectiveness, such as the
basic principles are widely accepted in the literature.
Governance
is a matter of great importance to many international organizations such as the
United Nations, the European Union, the World Bank and the OECD. Increasing the
belief of countries in democracy and the emergence of approaches in the form of
“good governance” raises the issue of quality of governance. Depending on this,
some countries, research organizations and international organizations have put
forward various governance indicators in order to determine these differences.
Depending on these indicators, the level of governance in their countries has
been measured.
The
aim of this study is to determine whether there is a difference in governmental
forms and governmental systems in terms of governance quality of countries. In
order to achieve this objective, the six indicators of the World Bank
governance were analysed. In terms of state form; Differences in the quality of
governance were determined in the Federal-Unitary and Monarchy-Republic
differences. Also, the governance indicators of the presidential,
semi-presidential and parliamentary systems as a government system were
investigated. T test and ANOVA test were performed on the governance data used
within the scope of the research using SPSS program. Thus, differences were
investigated. According to the findings obtained within the scope of the
research, it has been determined that the quality of governance varies at
certain levels in terms of government systems and state forms. Findings
obtained in the scope of the research; it is important for public
administrators, policy makers and researchers.
1980’li yıllardan sonra
kamu yönetimi alanında oldukça önem kazanan “yönetişim” belli bir hedefe
ulaşmaya yönelik amaca yönelik bir çabayı, yol gösterici olmayı, kontrol etmeyi
ve yönetmeyi içeren bir kavramdır. Tanımıyla ilgili bir kesinlik olmamakla birlikte
yönetişimin; şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcılık, hukukun üstünlüğü,
eşitlikçilik, etkinlik gibi temel ilkelerinin olduğu literatürde geniş
çevrelerce kabul edilmektedir.
Bu kavram, Birleşmiş
Milletler, Avrupa Birliği, Dünya Bankası, OECD gibi birçok uluslararası
kuruluşun üzerinde durduğu ve önem verdiği konulardan biridir. Ülkelerin
demokrasiye olan inançlarının artması ve “iyi yönetişim” şeklindeki
yaklaşımların ortaya çıkması, yönetişimin kalitesi konusunu gündeme
getirmektedir. Buna bağlı olarak kimi ülkeler, araştırma kuruluşları ve
uluslararası kuruluşlar hangi ülkelerin yönetişimde iyi; hangilerinin daha
geride olduğunu belirlemek amacıyla çeşitli yönetişim göstergeleri ortaya
koymuşlardır. Bu göstergelere bağlı olarak ülkelerinde yönetişim düzeylerinin
ölçülmesi yoluna gidilmiştir.
Bu çalışmanın amacı,
ülkelerin yönetişim kaliteleri bakımından devlet şekillerinin ve hükümet
sistemlerinde “farklılığın” olup olmadığının belirlenmesidir. Bu hedef
doğrultusunda Dünya Bankası’nın altı gösterge halindeki yönetişim verileri
incelenmiş ve çeşitli istatistiksel analizlere tabi tutulmuştur. Devlet şekli
açısından; Federal-Üniter ve Monarşi-Cumhuriyet farklılıklarında yönetişim
kalitesinin farklılıkları belirlenmiştir. Ayrıca hükümet sistemi olarak başkanlık,
yarı-başkanlık ve parlamenter sistemlerde yönetişim göstergelerinin farklılık
gösterip göstermediği araştırılmıştır. Araştırma kapsamında kullanılan
yönetişim verileri üzerinde SPSS programı kullanılarak, T testi ve ANOVA testi
yapılmıştır. Böylelikle farklılıklar araştırılmıştır. Araştırma kapsamında elde
edilen bulgulara göre hükümet sistemleri ve devlet şekilleri bakımından
yönetişim kalitesinin belli düzeylerde farklılık gösterdiği tespit edilmiştir.
Araştırma kapsamında elde edilen bulgular; kamu yöneticileri, politika
yapıcılar ve araştırmacılar için önem arz etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 7 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 6 |
ISSN: (online) 2602-2567