Dilsel etki ve etki teorisi, insanlar karıştığı ve milletler bütünleştiği sürece varlığını sürdürür. Bu olgu, tarihte mevcuttu. Dil, başkalarıyla karışmaları nedeniyle atalarının bilmediği kelimeleri söyleyen çocukları aracılığıyla birçok faktöre bağlı olarak artan veya azalan yeni kelimeler bulabilen canlı bir varlıktır. Bugün Suriyeliler, savaş koşulları nedeniyle Türkiye'de bulunmaları nedeniyle daha önce bilmedikleri ve duyulduğunda anlam bakımından herhangi bir belirti oluşturmayan birçok Türkçe kelimeden etkilenmişler ve bu kelimeler dilsel kullanımın bir parçası haline gelmiştir. Ankara özelinde farklı statüdeki Suriyeli mülteciler tarafından günlük olarak tekrarlanıyorlar. Böylece günlük veya kısmi kullanımları nedeniyle anadillerinde orijinal ve muadilleri haline geldiler. Ekonomik, sosyal, ticari ve hatta güvenlik gibi sosyal faktörler bu kelimelerin kullanımını onlara dayatmış görünmektedir. Birkaç yıl içinde Suriyelilerin kullandığı kelimeler azar azar artabilir. Kullanılmayan kelimeler ölür veya azalır. Böylece zamanla Araplaşan yeni bir dilsel yapı gelişir. Suriye lehçesine göre, özellikle Suriyeliler tarafından konuşulan birçok Türkçe kelimenin fonetik çarpıklığı veya kısmen harf değişikliği olması onları Arapça'ya yaklaştırıyor ve telaffuzunu daha kolay hale getiriyor.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Kabul Tarihi | 17 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Dergimiz CrossRef üyesidir
ANKARA