Gender identity cannot be considered as a social process, it is shaped by a meaning other than biological gender, and this is expressed in the concept of gender. In this context, individuals assume the roles and responsibilities determined for their gender identities within the gender norms formed on the basis of patriarchal structure and adopt these identity constructs. Maternity and paternity roles provide individuals with different social status within the gender stereotypes. It should be emphasized that the role of motherhood in the social field attributes a sacred value to the woman and provides a field of power, but this holiness and power are limited to the family or domestic space. The paternity role provides a legal status for the man in the context of having custody and guardianship, a livelihood of a family and being the "head" of that family, as a symbol of authority. Therefore “being a father” functions as a founding element of male identity. On this intellectual basis, it is observed that the situation does not change in the identity constructs of trans-individuals, which express the transition of the biologically female born person to the male gender identity, and the biological male born individual to the female gender identity. Trans-individuals, one of the others of heterosexual masculinity, are marked as abnormal identities in patriarchal social structure, but are added to the dominant structure in an effort to impose themselves and their new identities. Therefore, trans-woman holds traditional woman roles and trans-man holds traditional man roles. At this point, it was found worth examining that trans-men, the study unit of the study, emphasized their desire to construct their identity and become a father over the founding element of male identity. In this context, in the study, the discourses of the famous trans-individuals, who are considered and who are transitioning to masculinity, are discussed on the internet news sites of Rüzgar Erkoçlar and Doruk Doğrusöz and the news texts included in these discourses, how they construct their new identities and how they do this in the news discourse. It was analyzed by the method of critical discourse analysis in which it was represented.
Cinsiyet kimliği bir toplumsal süreç olarak ele alındığında, biyolojik cinsiyetin dışında bir anlamlandırma ile biçimlenmekte, bu durum ise toplumsal cinsiyet kavramıyla ifade edilmektedir. Bu bağlamda, ataerkil yapı temelinde oluşan toplumsal cinsiyet normları içerisinde bireyler kendi cinsiyet kimlikleri için belirlenmiş rol ve sorumlulukları üstlenmekte ve bu kimlik kurgularını benimsemektedirler. Annelik ve babalık rolleri toplumsal cinsiyet kalıp yargıları dahilinde bireylere farklı sosyal statüler de sağlamaktadır. Vurgulamak gerekir ki, toplumsal alanda annelik rolü kadına kutsal bir değer atfetmekte ve bir iktidar alanı sağlamaktadır, fakat bu kutsallık ve iktidar aile içi ya da ev içi alanla sınırlı kalmaktadır. Babalık rolü ise erkek için velayet ve vesayet sahibi olmak bağlamında hukuki bir konum, bir ailenin geçimini üstlenmek ve o ailenin “reisi” olmak bağlamında, otoritenin sembolü olarak toplumsal bir statü sağlamaktadır. Dolayısıyla “baba olmak” erkek kimliğinin kurucu bir öğesi olarak işlev görmektedir. Bu düşünsel temelde, biyolojik olarak kadın doğmuş bireyin erkek cinsiyet kimliğine, aynı şekilde biyolojik olarak erkek doğmuş olan bireyin kadın cinsiyet kimliğine geçişini ifade eden trans bireylerin kimlik kurgularında da durumun değişmediği görülmektedir. Heteroseksüel erkekliğin ötekilerinden olan trans bireyler, ataerkil toplumsal yapıda anormal kimlikler olarak imlenmekte, buna karşılık kendilerini ve yeni kimliklerini kabul ettirme çabasıyla egemen yapıya eklemlenmektedirler. Dolayısıyla trans kadın geleneksel kadınlık rollerini trans erkek de geleneksel erkeklik rollerini sahiplenmektedir. Bu noktada, çalışmanın inceleme birimi olan trans erkeklerin, erkek kimliğinin kurucu öğesi babalık üzerinden kimliklerini kurgulama ve baba olma isteklerini vurgulamaları incelemeye değer bulunmuştur. Bu kapsamda çalışmada, göz önünde olan ve erkekliğe geçiş yapan ünlü trans bireylerden Rüzgar Erkoçlar ve Doruk Doğrusöz’ün internet haber sitelerinde yer alan söylemleri ve bu söylemlere yer verilen haber metinleri ele alınmış, yeni kimliklerini hangi kalıp ve normlar üzerinden kurguladıkları ve haber söyleminde bunun nasıl temsil edildiği eleştirel söylem çözümlemesi yöntemiyle analiz edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 4 Nisan 2020 |
Kabul Tarihi | 26 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 1 |