The
aim of the study is to question the association of contemporary add/building
with the aim of keeping historical structures alive as a result of developing
technology and how the concept of palimpsest existed in the modern period of
architecture/how it will be in the future is examined. Palimpsest can be read
on a layer of data and spatial traces accumulated in memory over time. For this
purpose, Daniel Libeskind tries to sustain memory by making it an experiential
and symbolic place in the Jewish Museum, which he designs with data from
collective memory. In this context, first, background is tried to be created
with the theoretical readings of collective memory and palimpsest. In continuation,
by examining the general characteristics of the designed structure, the
identity the historical structure with the contemporary add are discussed in
palimpsest. As a result of its interaction with the historical structure next
to the museum, which is made with the effort to keep collective memory
sustained aura is a palimpsest example and the concept of palimpsest supports
the idea that the period of contemporary architecture will become a discourse,
especially contemporary additions to historical buildings.
Palimpsest Contemporary add/build Collective memory Identity Experience
Araştırmanın
amacı, gelişen teknoloji ve ihtiyaçlar sonucu tarihi yapıları canlı tutulmak
amacıyla yapılan çağdaş ek/yapının oluşturduğu birlikteliği palimpsest kavramı
çerçevesinde sorgulamak ve palimpsest kavramının çağdaş mimarlık döneminde
nasıl anlamlanarak var olduğu/olacağı irdelenmektedir. Palimpsesti oluşturan
sadece eski ve yeninin birlikte olması değil, onu var eden bellekle
bütünleşerek bir kimlik oluşturmasıdır. Bu amaçla, bir palimpsest örneği olan
Daniel Libeskind’in tasarlamış olduğu Berlin Yahudi Müzesi ele alınmaktadır.
Libeskind tasarımının temelinde toplumun kollektif belleğini esas alarak Berlin
Yahudi Müzesi’ni tasarlamıştır. Eski-yeni yapı arasındaki kurgu ve mekanlarla
kollektif belleği somutlaştırarak orayı yer haline getirmeyi amaçlamıştır. Bu
şekilde insanlar, mekanı deneyimleyerek/yerin ruhunu hissederek kollektif
hafızalarında var olanın geçmiş ve gelecek bağlamında sürdürebilirliğini
sağlamaktadır. Bu bağlamda çalışma kapsamında öncelikle; palimpsest ve
kollektif bellek teorik okumalarıyla kavramsal alt yapı oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Devamında ise tasarlanan yapının genel özellikleri incelenerek tarihi yapıyla çağdaş
ekin oluşturduğu kimlik özelinde palimpsest kavramı tartışmaya konu
edilmektedir. Çalışma bulguları; kollektif belleği yaşatma gayretiyle yapılan
Berlin Yahudi Müzesi’nin yanındaki tarihi yapıyla yapmış olduğu etkileşim
sonucu oluşturduğu aura ile bir palimpsest örneği olduğu ve palimpsest kavramı,
özellikle tarihi yapılara yapılan çağdaş ek/yapı bağlamında çağdaş mimarlık
döneminin bir söylemi haline geleceği düşüncesini destekler niteliktedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Kabul Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 1 |