In this
study, the architectural features Beylerbeyi Mosque that is a part of Edirne
Beylerbeyi architectural complex were dealt with. The material of the study is
Beylerbeyi Mosque and determinations on place, measured drawing in situ and
photographs were utilized. In addition to this, literature review about the
subject was made. In the extent of study, only the mosque was dealt with. Tomb,
burial area and hammam are not included in the study.
Beylerbeyi
Mosque is a zawiyah mosque in reverse T shape and it shows a plan scheme
appropriate for the general typology of these kind of buildings in Bursa style.
The fact that sanctuary of Beylerbeyi Mosque has a half hexagonal shape and the
upper part consists of cusped dome makes this building different from other.
Apart from this, sawteeth eaves, ashlar stone works, stenciled
decoration and ornate calligraphy (sulus) are also noticeable. According to the
researches made, it can be said that this building has been repaired pretty
much and during these repairs, the authentic value of it could be harmed. In addition,
there are conservation problems of the mosque. Despite this, it carries
importance in terms of the fact that it reflects a particular art style and it
is one of the unique samples of the style. Because of this feature, it is a
cultural asset needing to be conserved. Necessary works should be made in order
to conserve it, transfer to future generations.
Bu çalışmada, Edirne Beylerbeyi Külliyesi’nin bir parçası olan Beylerbeyi Cami’nin mimari özellikleri irdelenmiştir. Çalışmanın materyali Beylerbeyi Cami olup yerinde yapılan tespitler, rölöve ve fotoğraflardan yararlanılmıştır. Bununla birlikte, konuyla ilgili literatür taraması yapılmıştır. Çalışma kapsamında külliyenin sadece camisi ele alınmış olup türbe, hazire ve hamam yapıları, çalışma konusunun dışında tutulmuştur.
Beylerbeyi Cami, ters T şeklindeki zaviyeli bir cami olup Bursa üslubundaki bu tip yapıların genel tipolojisine uygun bir plan şeması vermektedir. Beylerbeyi Cami’nin ibadet mekânının yarım altıgen bir şekle sahip olması ve üst örtüsünün dilimli kubbeden oluşması, bu yapıyı diğerlerinden farklı hale getirmektedir.
Bunun dışında kesme taş duvarların üzerindeki kirpi saçaklar, kalem işleri ve sülüslü yazılar da yapının dikkat çekici özellikleri arasındadır. Yapılan araştırmalara göre bu yapının fazla sayıda onarım gördüğü ve bu onarımlar sırasında yapının özgünlüğünün zarar gördüğü söylenebilir. Bunun yanı sıra yapının koruma sorunları da mevcuttur. Ancak buna rağmen yapı, belli bir sanat üslubunu yansıtması ve üslubun nadide örneklerinden biri olması yönüyle mimarlık tarihi açısından önem arz etmektedir. Bu özelliğiyle korunması gerekli bir kültür varlığıdır. Korunarak gelecek nesillere aktarılması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mimarlık |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2019 |
Kabul Tarihi | 18 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 3 Sayı: 2 |