1960 yılında gerçekleşen 27 Mayıs askeri müdahalesi, Türkiye’de sadece toplumsal, siyasal ve iktisadi hayatı etkilememiş, kültür ve sanat alanını da biçimlendirerek bu alanda yapısal değişimlere neden olmuştur. Askeri müdahalenin ardından bu sürecin 1980’e değin sürmesiyle birlikte, kültür ve sanat alanında yaşanan değişimlerin de düşünsel ve pratik düzeyde berraklık kazanması, bizlere bu dönemin karakteristik özelliklerini görmemize ve değerlendirmemize imkân vermiştir. Türkiye’de 1960’lı yıllar, sanat alanındaki sorunların kamuoyu önünde dile getirildiği yıllardır. Sözkonusu dönemde devletin desteği ve teşviki, sanatın ve sanatçının üretimleriyle geçinebilecek hale gelebilmesi, telif haklarının teminat altına alınması, sanatın yaygınlaşması, Türk sanatının yurtdışına çıkması, sanat müzeciliğinin hareketlendirilmesi gibi temel meselelere ilişkin öneri ve görüşler tartışılmıştır. 1970 ile 1980 yılları arasında, on yıllık bir zaman dilimi içinde sanatçılar, mevcut sistemi değiştirmek arzusuyla hareket etmiş, 1970’li yılların sanatçı kuşağının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bunun yanı sıra, sanat galerileri, bağımsız oluşumlar, yayınlar, dışa açılma süreçleri, sanatın ticari değerini tespit etmeye dönük teşebbüsler ve koleksiyonerler ile sanat ortamı devletten bağımsızlaşmaya başlamış, disiplinler arası ayrımları ortadan kaldıran tartışma ve sorgulamalar aracılığıyla da çağdaş Türk sanatında zamana kadar var olan anlayışların değişimine zemin oluşturmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyal Hizmetler (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 27 Sayı: 1 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License