Göçlerin en trajik olanı, kuşkusuz mülteci göçleridir. Dünyada her yıl
milyonlarca insan yaşadığı toprakları terk ederek başka bir ülkeye sığınmak
zorunda kalmaktadır. Bu bağlamda Türkiye, coğrafi konumu gereği Asya, Avrupa
ve Afrika arasında gerçekleşen mülteci ve diğer yasadışı göç hareketlerinin en
önemli kavşak noktalarından biri durumundadır.
Türkiye-İran sınırı ve Van, özellikle Asya ve Ortadoğu ülkelerinden
gelen mülteciler için önemli bir yere sahiptir. Sınırın dağlık, dolayısıyla kaçak
geçişler için uygun bir yapıda olması ve ayrıca kent merkezinde Birleşmiş
Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne ait bir ofisin bulunması Van’ı
doğudan gelen mülteciler için önemli bir merkez haline getirmiştir.
Van kent merkezdeki mültecilerin % 94’ü pasaportsuz ve kimliksiz
olarak kaçak yoldan Türkiye,’ye giriş yaparken, sadece % 6’sı resmi yollardan
Türkiye’ye girmiştir. Mültecilerin % 50’si siyasi, % 16’sı dinsel, % 11’i savaş, %
8’i ekonomik, % 15’i ise diğer nedenlerle ülkelerini terk etmek zorunda kalmıştır.
Kentteki mültecilerin çoğunluğu 20-40 yaş arasındadır. Mültecilerin % 40’ı
kadınlardan oluşmakta ve orta düzeyde gelire sahiptirler. Genellikle
gecekondularda oturan mülteciler, dini inanç bakımından Müslüman, Hıristiyan
ve ateist insanlardan oluşmaktadır.
Birincil Dil | tr;en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 13 Eylül 2011 |
Gönderilme Tarihi | 13 Eylül 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 14 Sayı: 22 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License