Sanatkârlar;
içinden çıktıkları toplumun, içinde yaşadıkları kültürün tarihlerine mal olmuş
ve o toplumların birikimlerinden ortaya çıkmış güzide şahsiyetlerdir. Kendi toplumunun içinde yaşamış, o kültür ve
medeniyetle yoğrulmuş şahsiyetlerden biri de şüphesiz Sezai Karakoç’tur. Bu
şahsiyetlerin eserleri incelemeye tabi tutulurken objektifliğin ana kaynağını
oluşturan ilmi usullerden uzaklaşmamak gerekir.
Şiir güzel sanatların önde gelen şubelerinden biri olmakla beraber
yüklendiği vazife bunun çok daha ötesindedir. Edebiyatın içinde yer alan şiir,
o milletin de ayrıca tarihi bir göstergesidir. Türk Edebiyatı Tarihi eserleri
incelendiğinde, kendi tarihini, kültürünü ve medeniyetini ince, modern ve zarif
bir şekilde kendisinde barındıran şiirlerden biri de Karakoç’un “Sürgün Ülkeden
Başkentler Başkentine” adlı şiiridir. Bu
çalışmada bahsedilen şiir, estetik, nörolengüistik açıdan; dil, edebiyat, sanat
ve sosyal psikoloji açısından incelendi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 12 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 63 |