Aim: To determine the frequency of induced abortions and the traditional methods used and performed among the women admitted to family planning clinics.
Methods: The study is of a descriptive type and was conducted between 15th November and 28th December 2017 on 246 women admitted to the family planning outpatient clinic of a state hospital in the province of Konya. The data were collected via face-to-face interviews with a questionnaire created by scanning the literature by the researchers.
Results: The average age of women included in the study is 30.21±7.05. However, the most recent methods of family planning used by women were determined to be the use of intrauterine device (IUD) as 30.1%, the use of condom as 27.6%, and the withdrawal method of contraception (coitus interruptus) as 21.1%. The rate of induced abortion was found to be 6.5%. After terminating their pregnancy with abortion, it was determined that women experienced such emotions as sadness due to the loss of the baby (62.5%), committing sins (43.75%), and feeling guilt (43.75%). The traditional methods known for terminating unwanted pregnancies were also detected as lifting heavy goods (65%), jumping from high (54.9%), shaking carpets or rugs to clean (36.6%), taking medications such as acetylsalicylic acid (36.2%), and drinking boiled herbs (29.7%). Although stating to have information on traditional methods of abortion, women participating in the study also reported that they did not use these methods.
Conclusion: The provision of an appropriate contraceptive method and the prevention of the risks of women’s interfering with pregnancy with traditional methods are important modalities to prevent unwanted pregnancies and induced abortions. In addition, the emotions experienced during and after induced abortions threaten the psychological health of women.
Amaç: Aile planlaması polikliniğine başvuran kadınların istemli düşük sıklığı, bildikleri ve uyguladıkları geleneksel yöntemleri belirlemektir.
Yöntem: Çalışma tanımlayıcı türdedir. Konya il merkezinde bulunan bir kamu hastanesinin aile planlaması polikliniğine başvuran 246 kadın üzerinde 15 Kasım-28 Aralık 2017 tarihleri arasında yapılmıştır. Veriler araştırmacılar tarafından literatür taranarak oluşturulan anket formu ile yüz yüze görüşülerek toplanmıştır.
Bulgular: Araştırmaya alınan kadınların ortalama yaşları 30.21±7.05'dir. En son kullandıkları aile planlaması yöntemleri ise; %30.1'i RİA, %27.6'sı kondom, %21.1'i geri çekme yöntemini kullandıkları belirlenmiştir. İsteyerek düşük yapma oranı %6.5 olarak saptanmıştır. Gebeliklerini kürtaj ile sonlandırdıktan sonra; bebeğin kaybından dolayı üzüntü hissettiği (%62.5), günah işlemiş hissetme (%43.75) ve suçluluk (%43.75) duyguları yaşadığı belirlenmiştir. İstenmeyen gebelikleri sonlandırmak için bilinen geleneksel yöntemler; %65'i ağır eşya kaldırma, %54.9'u yüksek yerden atlama, %36.6'sı halı, kilim silkeleme, %36.2'si asetilsalisilik asit içerikli ilaç içme, %29.7’si bitki kaynatma olarak saptanmıştır. Araştırmaya katılan kadınlar düşük yapma ile ilgili geleneksel yöntemleri bildiklerini belirtmekle birlikte kullanmadıklarını ifade etmişlerdir.
Sonuç: İstenmeyen gebelik ve istemli düşüklerin önlenmesi için uygun kontraseptif yöntem sağlanmasının ve kadınların geleneksel yöntemler ile gebeliğe müdahale etme risklerinin önlenmesi önemli bir durumdur. Ayrıca istemli düşük sırası ve sonrasında yaşanan duygular kadınların psikolojik sağlığını tehdit etmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 22 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Dergimiz 2019 dan itibaren EBSCO CINAHL Database'de listelenmektedir.
Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.