Türküler, halkın hayatından kaynaklanan ürünlerdir. Halkın günlük hayatta yaşadığı veya şahit olduğu olay, durum, tutum ve davranışlarla ilgili duyguları, düşünceleri, sevinçleri, kederleri, nefretleri, ümitleri, inançları açık bir şekilde türkülere yansır. Bu özelliklerinden dolayı türküler, halk kültürü ürünleri içinde en yaygın türlerin başında gelir. Türk milletinin bütün özelliklerini ve Türk kültürünü oluşturan maddi ve manevi unsurların hemen hepsi türkülerde görülebilir. Bu bağlamda, geçmişten günümüze Türk kültürü içinde ayrı bir yere sahip olan dağlar da türkülerde çeşitli rol ve fonksiyonlarda karşımıza çıkar.
Dağlar, İslamiyet öncesi Türk inanç sistemi içinde tabiatla ilgili inanç ögelerinden biridir. Yeryüzünün bu devasa kamburları sahip olduğu özellikler sebebiyle öteden beri insanoğlu için gizemli bir mekân ve varlık olmuştur. Dağlar, yükseklikleri, yücelikleri, ihtişamları, başlarında karın, boranın eksik olmaması, üzerlerinde yaşayan hayvanlara barınma ve beslenme imkânları sunmaları, konargöçer Türk yaşam biçiminin vazgeçilmez bir unsuru olmaları gibi birçok sebebe bağlı olarak Türklerin toplumsal hayatında canlı ve yüce bir varlık inancı oluşturmuşlardır. Bu inanç, tabii olarak, doğrudan halkın hayatından kaynaklanan ürünler olan türkülere de yansımıştır.
Halk, yaşadığı olaylara bağlı olarak dağları nasıl algılamışsa türkülere de aynı şekilde yansıtmıştır. Dağlar, türkülerde genellikle yüce, kutsal, irade ve kudret sahibi bir varlık olarak karşımıza çıkar. İnsanlar, bir kısım istek ve dileklerinin karşılanması için dağlara yalvarır. Bazı türkülerde dağların ya kendisi engeldir ya da yaptıklarıyla kişilerin isteklerinin gerçekleşmesini engellerler. Bunların yanında, dağlar bazen de ata, koruyucu, besleyici, dertleşilen, kendisine sığınılan, yücelerden veya uzak diyarlardan haber alınan bir varlıktır. Bu bağlamda, Türkülerde geçen “dağ” sembolü incelenmiş ve mitik bir unsur olarak Türk halk kültürü içinde türkülerde varlığını devam ettirdiği tespit edilmiştir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 57 |