Yusuf u Züleyha hikâyesinin Türk edebiyatında ilk örnekleri XIII.
yüzyılda, Câmi’nin mesnevisinin tercümeleriyle görülmeye başlamıştır. İlk
Türkçe mesnevi olan, Ali’nin “Kıssa-i Yusuf”undan itibaren XIX. yüzyıla
kadar yazılan eserler Osmanlı devletinin kuruluş, yükseliş ve gerileme
dönemlerini içine alan uzun bir sürece yayılmaktadır.
İncelenen mesnevilerde, şairlerin, Kısas-ı Enbiya, Kur’an ve Tevrat
anlatılarına dayanarak, Mısır devlet idaresi ve sosyal hayatından tespit
ettikleri tarihi kesitleri kendi dönemlerinin perspektifinden bakarak
yorumladıkları gözlemlenmektedir. Bu da üç bin yıllık kadim kıssanın içinde
erken ve geç dönem Osmanlı yaşantısının izlerini görünür kılmaktadır.
Kur’an ve Tevrat’ta çizilen “Hükümdar”, “Aziz” tiplerine Osmanlı
şair/devlet adamlarının yorumunun katılması; Kadim Mısır saray ve toplum
yaşantısına Osmanlı geleneğinin içinden bir yaklaşımın varlığı da, Yusuf u
Züleyha mesnevilerindeki sosyal yapı özelliklerini zenginleştirmektedir.
Bu çalışmada Ali, Sule Fakih, Darir, Hamdi, Kemal Paşazâde, Taşlıcalı
Yahya, Şerifi ve Esad’ın eserlerinden hareketle devlet idaresi, hukuk,
mimari,ticaret, evlilik- aile ilişkileri gibi sosyal hayatın yapısını belirleyen
temel dinamikler karşılaştırmalı olarak işlenecektir.
Yusuf kıssası sosyal yaşam devlet yönetimi hukuk mimari evlilik ticaret
Birincil Dil | tr; en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 15 Sayı: 38 |