Sanat, realitenin görüngüsü olarak yazarın ruhsal dünyasının anlatı perspektifinde hayat bulmasıdır. Bırakılmışlık hissi veren kavramlar, sanat yapıtlarında yeniden anlam kazanır ve bireyin kendilik değerleri, sanat yapıtlarında yeniden anlamlandırılır. Kassandra Damgası romanı da bir kurgudan ibaret olmayıp felsefi bir doktrin özelliği taşır. Kassandra embriyosu keşfi, Cengiz Aytmatov tarafından çağına yapılan bir uyarıdır. Aytmatov çağın en büyük sorunu olan yabancılaşma, ahlaki yozlaşma ve varoluşçuluğun gizemli sayfalarına Kassandra Damgası romanında değinmiş, ontolojik olarak bireyin değil, dünyanın yeniden varoluş sancısına ayna tutmuştur. Bu çalışmada, zaman, mekân, kişiler ve olay örgüsü gibi unsurların değerlendirdiği yapısal ve izleksel yöntem kullanılmıştır.
Birincil Dil | tr;en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Kasım 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Sayı: 50 |